I've got a really bad disease
-Gerçekten kötü bir hastalığım var
It's got me begging on my hands and knees
-Ellerim ve dizlerim üzerinde beni yalvartıyor
So take me to emergency
-Bu yüzden beni acile götür
'Cause something seems to be missing
-Çünkü bir şey eksik görünüyor
Somebody take the pain away
-Biri acıyı alıp götürsün
It's like an ulcer bleeding in my brain
-Sanki beynimde kanayan ülser gibi
So send me to the pharmacy
-Bu yüzden beni eczaneye gönder
So i can lose my memory
-Böylece hafızamı kaybedebilirim
I'm elated
-Mutluyum
Medicated
-İlaç verildim
Lord knows i tried to find a way to run away
-Tanrı biliyor kaçmak için bir yol bulmaya çalıştığımı
I think they found another cure
-Sanırım başka tedavi buldular
For broken hearts and feeling insecure
-Kırık kalpler ve güvensiz duygular için
You'd be surprised what I endure
-Neye katlandığım seni şaşırtırdı
What makes you feel so self-assured?
-Seni böylesine güvende ne hissettirir?
I need to find a place to hide
-Saklanmak için bir yer bulmalıyım
You never know what could be waiting outside
-Dışarda neyin bekliyor olabileceğini asla bilemezsin
The accidents that you could find
-Bulabildiğin kazalar
It's like some kind of suicide
-Bir tür intihar gibi
So what ails you is what impales you
-Seni rahatsız eden seni kazığa oturtan şey
I feel like i've been crucified to be satisfied
-İnanmış olmak için çarmıha gerilmiş gibi hissediyorum
I'm a victim of my symptom
-Semptomumun kurbanıyım
I am my own worst enemy
-Kendimin en kötü düşmanıyım
You're a victim of your symptom
-Semptomunun kurbanısın
You are your own worst enemy
-Kendinin en kötü düşmanısın
Know your enemy
-Düşmanını tanı
I'm elated
-Mutluyum
Medicated
-İlaç verildim
I am my own worst enemy
-Kendimin en kötü düşmanıyım
So what ails you is what impales you
-Seni rahatsız eden seni kazığa oturtan şey
You are your own worst enemy
-Kendinin en kötü düşmanısın
You're a victim of the system
-Sistemin bir kurbanısın
You are your own worst enemy
-Kendinin en kötü düşmanısın
You're a victim of the system
-Sistemin bir kurbanısın
You are your own worst enemy
-Kendinin en kötü düşmanısın