So now you are a tree
Öyleyse şimdi bir ağaçsın
Come on lift up your arms high
Kollarını daha da yükseğe açan
Today you see that you can be
Bugün göreceksin
Higher than the marquee
Büyük çadırdan daha yüksek olableceğini
Buzzing in the city
Şehirde vızıldıyor
Oh, and that all this is tiny
Ve hepsi bu, bu çok ufak
There's nothing you can say
Söyleyebileceğin bir şey yok
That'll be heard over
Bu duyulmuş olacak
That squealing megaphone
Megafondaki tiz ses sayesinde
Underneath the marquee
Büyük çadırın altında
Buzzing in the city
Şehirde vızıldıyor
So you can stop your screaming
Öyleyse çığlıklarını kesebilirsin
And the freeway that I dreamed on
Ve hayalini kurduğun otoban
Was eight hours long
8 saat uzaklıktaydı
The highway that I flew on
Uçtuğum otoyol
Was grounded and
Yerdeydi ve
The only thing that's me here
Beni burada tutan tek şey
Is what she sees
Onun gördüğü şeydi
So never mind the warmth
Sıcaklığı takma
Between all that you see
Gördüğün herşeyin arasında
Never mind what they may love
Takma
Underneath the marquee
Onların büyük çadırın altında olmayı sevmelerini
Buzzing in the city
Şehirde vızıldıyor
So you can stop your screaming
Öyleyse çığlıklarını kesebilirsin
And the freeway that I dreamed on
Ve hayalini kurduğun otoban
Was eight hours long
8 saat uzaklıktaydı
The highway that I flew on
Uçtuğum otoyol
Was grounded and
Yerdeydi ve
The only thing that's me here
Beni burada tutan tek şey
Is what she sees
Onun gördüğü şeydi
X2
And the freeway that I dreamed on
Ve hayalini kurduğun otoban
Was eight hours long
8 saat uzaklıktaydı
The highway that I flew on
Uçtuğum otoyol
Was grounded and
Yerdeydi ve
The only thing that's me here
Beni burada tutan tek şey
Is what she sees
Onun gördüğü şeydi