You were dancing in your tube socks in our HOTEL ROOM,
flashing those eyes like highway signs.
Light one up and hand it over, rest your head upon my shoulder.
I just wanna feel your lips against my skin.
White sheets, bright lights, crooked teeth, and the night life.
You told me this is right where it begins.
But your lips hang heavy underneath me.
And I promised myself I wouldn't let you complete me.
I'm trying not to let it show, that I don't want to let this go.
Is there somewhere you can meet me?
Cause I clutched your arms like stairway railings.
And you clutched my brain and eased my ailing.
You're writing lines about me; romantic poetry.
Your girl's got red in her cheeks, cause we're something she can't see.
And I try to refrain but you're stuck in my brain.
All I do is cry and complain, because 2nd's not the same.
I'm sorry but I fell in love tonight.
I didn't mean to fall in love tonight.
You're looking like you fell in love tonight.
Could we pretend that we're in love?
Try to align
Türkçe
Bir yer var mı?
Otel odamızda sadece çoraplarınla dans ediyordun
Yollardaki ışıklar gibi gözlerin parlıyordu
Bir sigara yak ve bana uzat, başını omzuma koy
Sadece dudaklarını tenimde hissetmek istiyorum
Beyaz çarşaflar, parlak ışıklar, yamuk dişler ve gece hayatı
Bana işte burada başladığını söyledin
Dudakların altımda ağır izler bırakıyor
Kendime söz verdim, senin beni tamamlamana izin veremem
Seni bırakmak istemediğimi fark ettirmemeye çalışıyorum
Benimle buluşabileceğin bir yer var mı?
Merdiven korkulukları gibi senin kollarını tutuyorum
Ve benim beynim senin elinde, hastalığımı hafiflettin
Benim hakkımda satırlar yazıyorsun, romantik şiirler
Senin sevgilinin yanakları kıpkırmızı çünkü biz onun hiç göremeyeceği türdeniz
Ve ben sakınmaya çalışıyorum ama sen benim içimde sıkıştın
Yapabileceğim tek şey ağlamak ve şikayet etmek çünkü ikinci defa aynı olmuyor
Özür dilerim, bu gece aşık oldum.
Bu gece aşık olmak istememiştim.
Sen de bu gece aşık olmuş gibi gözüküyorsun.
Birbirimize aşıkmış gibi davranabilir miyiz?