I'm the salt in your sugar cane
Ben tuzum senin şeker kamışının içinde
But it's not the taste that I blame
Ama suçu tadı değil
It's not you or I
Bu sen ya da ben değiliz
Because we tried tried tried
Çünkü denedik denedik denedik
The more we change
Daha çok değişmeyi
The more things stay the same
Daha çok şey aynı kaldı
Your eyes were red
Senin gözlerin kırmızıydı
Mine painted black
Benimki siyah boyalı
My thin blue dress
slid down my back
Benim ince mavi elbise sırtımdan kaydı
You held me close and you cried cried cried
Sen beni yakın tuttun ve ağladın ağladın ağladın
Cause we both knew I wasn't coming back
Çünkü ikimizde bildik dönmüyordum.
And maybe I have always been the one to say good-bye
Ve belki de her zaman bir vedam olmuştur
And I won't no lie, no, If I don't stick around
Ve yalan söylemeyecektim çevreyi dürtmeseydim
You're not gonna die
You're not gonna die
Ölecek değilsin
She was sweet when you were down
Sen azaldığın zaman o tatlıydı
I hope what you need is just what you found
Umarım ki neye ihtiyacın varsa bulursun
You say you're fine, then you sigh sigh sigh
Dedin ki sen iyisin sonra iç çektin
So when I fuck around don't ask me why
Lanet ettiğim zaman bana niye diye sormayın
And maybe I have always been the one to say good-bye
Ve belki de her zaman bir vedam olmuştur
And I won't no lie, no, If I don't stick around
Ve yalan söylemeyecektim çevreyi dürtmeseydim
You're not gonna die
You're not gonna die
Ölecek değilsin
Now you're here and your jeans are ripped
Şimdi sen burdasın ve pantolonun yırtıldı
A cigarette, between your lips
Bir sigara, dudaklarının arasında
But you don't smoke I guess now you do do do
Ama sen içmiyorsun sanırım şimdi yapıyorsun yapıyorsun yapıyorsun