If you were a bird and you lived very high,
Bir kuş olsan yükseklerde
knew even the wind as the breeze came by,
Rüzgarın da meltemle geldiğini bilsen
say to the wind as it took you away,
Rüzgar seni alırken söyle
That's where I wanted to go today"
Bugün gitmek istediğim yer buraydı diye
And I do know that I need to have you around
Yanımda olman gerektiğini biliyorum
Love like a mountain springtime,
Dağda bir bahar gibi aşkın
flashing through the rivers of my mind;
Aklımın nehirlerine ışık tutuyor
it's what I feel for you.
Sana karşı bunu hissediyorum
You and me go walking south
İkimiz de güneye gidiyoruz
And we see all the world around us,
Bütün dünyayı etrafımızda görüyoruz
The colors blind my eyes and my mind to all but you,
Renkler gözlerimi kör ediyor ve aklımda senden başka bir şey yok
And I do know that I need to have you around,
Yanımda olman gerektiğini biliyorum
And I do, I do know that I need to have you around.
Yanımda olman gerektiğini biliyorum
I have a house where I can go
Gidebileceğim bir ev var
When there's too many people around me;
Etrafımda bir sürü insan varken
I can sit and watch all the people
Oturup herkesi izleyebilirim
Down below goin' by me;
Aşağılara gitmiyorum
Halfway down the stair is a stair
Merdivenin yarısında merdiven var
Where I sit and think about you and me;
Oturduğum yerde ikimizi düşünüyorum
But I wonder will the sun still see all the people goin
Ama güneş herkesin gidişini görecek mi yine merak ediyorum
Will the moon still hang in the sky when I die,
Ay ben ölürken hala duruyor olacak mı
When I die, when I'm high, when I die?
Ben ölürken, kafam iyiyken?
If you were a cloud and you sailed up there,
Bir bulut olsan, oraya gitsen
You sail on water as blue as air,
Hava gibi mavi suya açılırsın
You'd see me here in the fields and say,
Beni tarlalarda görüp dersin
"Doesn't the sky look green today?"
"Gökyüzü bugün yeşil değil mi ya?"