Jesse come home, there's a hole in the bed
Jesse, eve dön.
Where we slept; now it's growing cold.
Birlikte uyuduğumuz yatakta bir boşluk var, soğumakta olan.
Jesse your face, in the place where we lay
Jesse, suratın uzandığımız yerde
By the hearth, all apart, it hangs on my heart
Yuvamızda, apayrı bir yerde, kalbimde asılı duruyor.
And I'm leaving the light on the stairs
Uyumadan önce merdivenlerin ışığını açık bırakıyorum.
No I'm not scared; I wait for you
Hayır, korktuğumdan değil; dönmeni bekliyorum
Hey Jesse, it's lonely, come home.
Jesse, kimsecikler yok; eve dön.
Jesse the stairs in the halls, recalling
Jesse, merdiven basamakları adımlarını hatırlıyor.
Your step; and I remember too.
Ben de hatırlıyorum.
All the pictures are shaded and fading in grey
Tüm fotoğraflar puslandı ve toz içinde eriyor.
And I still set a place on the table at noon
Ve ben hala yemek masasına yerini hazırlıyorum.
And I'm leaving the light on the stairs
Uyumadan önce merdivenlerin ışığını açık bırakıyorum.
No I'm not scared; I wait for you
Hayır, korktuğumdan değil; dönmeni bekliyorum
Hey Jesse, it's lonely, come home.
Jesse, kimsecikler yok; eve dön.
Jesse the spread on the bed,
Jesse, yataktaki dağınıklık
It's like when you left, I kept it for you.
Aynı gittiğin zamanki gibi, senin için sakladım.
All the blues and the greens have been recently cleaned
Tüm mavi ve yeşil kıyafetlerini az önce yıkadım.
And are seemingly new; hey Jess, me and you.
Ve yepyeni gibi oldular; Jess, sen ve ben.
We'll swallow the light on the stairs
Merdivenlerin ışığını kapatacağız.
I'll fix up my hair, we'll sleep unawares
Saçımı toplayacağım ve uykuya dalacağız.
Hey Jesse, it's lonely, come home.
Jesse, kimsecikler yok; eve dön.