우린 봄이 오기 전에
따뜻하기 전에 한번 볼까요
우린 날이 밝기 전에
모두 잠들었을 때 꼭 만나요
사실은 난 널 바라보는 게
지켜보는 게 좋아
가만히 웃는 널 바라보는 게
그냥 지켜보는 게 편해
바보 같은 말이지만
니 앞에 나서는 게 두려워
니가 날 이해 못한대도
괜찮아 괜찮아
아직 봄이 오기까지는
꽤나 남아 있으니까
사실은 난 또 봄이 오는 게
따뜻해지는 게 싫어
가만히 웃는 널
멀리서 보기만 해도
가슴이 아리는데
바보 같은 말이지만
니 앞에 나서는 게 두려워
니가 날 이해 못한대도
괜찮아 괜찮아
아직 봄이 오기까지는
꽤나 남아 있으니까
이번 봄은 예전보다
빨리 온다지요
차갑게 얼은 겨울은
아직 그대로인데
어찌해야 하나 고민 말아요
난 괜찮아요
또 내게도 봄이 오겠죠
난 니 앞에 나서는 게 두려워
혹시 너에게 옮길까 봐
내 눈물 내 슬픔 잊고
내게도 봄이 오면
그땐 그땐 그땐
그땐
Bahar gelmeden önce,
Sıcak olmadan önce, bir kere görüşebilecek miyiz?
Gün bitip gitmeden önce, herkes uyuduğu zaman, mutlaka buluşalım.
Açıkcası sana bakmayı,
Seni izlemeyi, seviyorum.
Oturup gülen seni izlemek,
Sadece çok rahatlatıcı
Aptalca ama senin karşına çıkmaktan korkuyorum.
Sen beni anlamasan bile,
Sorun değil, sorun değil.
Bahar gelene kadar daha çok zamanımız var.
Aslında başka bir bahar geri dönecek,
Ve ben sıcaktan nefret ediyorum.
Gülümsemenle kal, uzaktan izlesem de olur.
Kalbimde biliyor bunun aptalca olduğunu ama
Aptalca ama senin karşına çıkmaktan korkuyorum.
Sen beni anlamasan bile,
Sorun değil, sorun değil.
Bahar gelene kadar daha çok zamanımız var.
Bahar öncekinden daha hızlı geliyor,
Donuk kış ise hala aynı.
Ne yapman gerektiği hakkında endişelenme,
Ben iyiyim.
Bahar bana tekrar gelecek. (Bu dize çok parçalayıcı..)
Senin karşına çıkmaktan korkuyorum.
Sana karşı bulaşıcı hastalık gibi olabilirim belki de.
Üzüntülerimi, gözyaşlarımı,
Hepisini unut.
Bahar geldiği zaman,
O zaman,
O zaman
O zaman