Holding on to something that I know I can't control
Kontrol edemediğimi bildiğim bir şeyleri tutuyorum
And I could not have it any other way.
Ve başka türlü yapamazdım.
Restless anxious is all I've known
Tüm bildiğim huzursuz ve endişeli olmam.
Defenseless against this.
Buna karşı savunmasızım.
This change in my soul
Bu değişiklik ruhumda gerçekleşiyor
What was once reluctance soon becomes the will to grow.
Bir zamanlar isteksiz oluşum, bir çığ gibi büyüyecek.
And I would not have it any other way
Ve başka bir şekilde olmazdı.
So I let go. Lose control.
Bu yüzden gitmesine izin verdim. Kontrolü kaybettim.
Let go to the unknown
Bilinmezliğe gitmesine izin verdim
Nothing changes in refusing to grow.
Hiçbir şey büyürken değişmeyi kabul etmez.
Wisdom engages those who will grasp for something more
Bir şeyleri daha fazla kavramayı bilgelik söz verir
Take this leap of faith.
İnancın bu atılımını kabul et.
There's no time to waste and I cannot have it any other way
Boşa harcayacak zaman yok ve başka türlü olacağınıda sanmıyordum
So I let go.
Bu yüzden gitmesine izin verdim.
Lose control.
Kontrolü kaybettim.
Just let go.
Sadece bırak gitsin.
Let go
Bırak gitsin.
See behind the hue. Reject what I once knew.
Rengin ardına bak. Bir zaman bildiklerimi reddediyorum.
I'll let go. Surrender
Gitmesine izin vereceğim. Vazgeçeceğim.