Yeah, you're so convinced of how it's supposed to be
Evet nasıl olması gerekiyorsa çok ikna olmuşsun
I know that you're confused
Şaşırdığını biliyorum
Don't take it out on me
Beni dışarı alma
We're not afraid to try
Denemek için korkmuyoruz
We're not afraid to dream
Hayal kurmak için korkmuyoruz
But when it all goes wrong we're not afraid to scream
Ama yanlış gittiğinde bağırmaktan korkmuyoruz
'Cause the future now is ours to make
Çünkü geleceği şimdi biz yaratıyoruz
Oh, Oh, Shout it out
seslen
Get ready 'cause we like it loud
hazır olduğunda çünkü gürültüden hoşlanırız
'Cause we were born to make some noise
çünkü biz gürürltü yapmak için doğmuşuz
Don't tell me we should turn it down
kapatmak gerektiğini söyleme
'Cause we were born to make some noise
çünkü biz gürürltü yapmak için doğmuşuz
Make Some Noise
biraz gürültü yap
Make Some Noise
biraz gürültü yap
We're not the enemy
düşman değiliz
You might be surprised
sürpriz olabilirsin
Don't need hypocrisy to open up our eyes
gözlerimizi açmak için iki yüzlülüğe gerek yok
We don't need your rules
kurallarına gerek yok
Don't need a uniform
bir üniformayada gerek yok
This is who we are
kimsek buyuz
We won't be ignored
görmezden gelmeyeceğiz
'Cause the future now is all that remains
çünkü gelecek şimdi tüm bu kalıntılardır
Oh, Oh, Shout it out
seslen
Get ready 'cause we like it loud
hazır olduğunda çünkü gürültüden hoşlanırız
'Cause we were born to make some noise
çünkü biz gürürltü yapmak için doğmuşuz
Don't tell me we should turn it down
kapatmak gerektiğini söyleme
'Cause we were born to make some noise
çünkü biz gürürltü yapmak için doğmuşuz
Nobody's gonna shut it down, yeah
kimse kapatmayacak
'Cause we were born to make some noise
çünkü biz gürürltü yapmak için doğmuşuz
We could turn this whole thing around
bu şeyi tersine döndürebiliriz
Come on all you girls and boys
hadi tüm kızlar ve çocuklar
Make Some Noise
biraz gürültü yapın
Make Some Noise
biraz gürültü yapın
Make Some Noise
biraz gürültü yapın
Just for once (just for once)
sadece bir kez
Can you think for yourself (can you think)
kendini düşünebilir misin
Stuck in the same place
aynı yere sıkışmışşsın
We don't have anytime to waste
kaybedecek zamanımız yok