[L] >  [Led Zeppelin Şarkı Çevirileri] > Carouselambra Şarkı Çevirisi
Sponsored Links

Led Zeppelin - Carouselambra

Gönderen:runaway.
Eklendi:
Yeni Çeviri Eklemek İçin Tıklayın Çeviri Ekle      Hata DüzeltHata Düzelt
Sitting by the wayside biding time in quiet peace
Yol kenarında oturmuş sessizlikte zamanı bekliyorum
Awaiting grace within the Sea of Calm,
Sakinlik Denizinden gelecek inceliği bekliyorum
They stand to turn in seconds of release,
Kurtuluşun saniyelerinde dönmek için durdular
And await the call they know may never come;
Ve hiç gelmeyeceğini bildikleri çağrıyı beklediler
In times of brightness no intruder dared come on
Parlaklığın zamanında, zorla giren gelmeye cüret edemedi
To jeopardize the course, upset the run,
Gidişatı riske atmak için, gezintinin keyfini kaçır
And all was joy and hands were raised toward the Sun
ve hepsi eğlenceydi, eller Güneşe doğru kaldırılmıştı
And love in the halls of plenty overrun.
Ve çoğu istilanın hollerinde aşk

Still in their blissful hallowed mighty sleep,
Hala onların mutlu kutsanmış güçlü uykularında
Unending dances shadowed on the day,
Bitmeyen danslar günde gölgelendi
Within their walls, their daunting formless keep,
Duvarlarının içinden, yılmaz şekilsiz tutuşları
Preserved their joy and kept their doubts at bay;
Eğlencelerini korudular ve şüphelerini bir koyda tuttular
Satan's Legions stood in readiness to lead,
Şeytan'ın Birlikleri yönetmek için çabuklukla durdu
Just turn a coin bring order to the fray,
Bozuk para döndür, kavgaya emir getir
And everything was soon no sooner thought than deed,
Ve her şey yakında eylemden daha yakın bir düşüncede değildi
Which nobody seemed to question in any way.
Kimse bir şekilde sormaya yeltenmedi

How keen the awry hunter's eye prevails upon the land
Çarpık avcının gözü ne kadar keskince karada hüküm sürüyor
To seek the unsuspecting and the weak,
kuşkulanılmayan ve zayıfı aramak için
And powerless the fabled sat too smug to lift a hand
Ve güçsüz, efsanevi bir eli taşımak için çok kendini beğenmişçe oturdu
Towards the foe that threatened from the deep;
Düşmana doğru, derinlerden tehdit edilen
Who cares to dry the cheeks of those who saddened stand
Üzgünce duranların yanaklarını kurutmayı kim umursar
Adrift upon a sea of futile speech? Denizde akıntıya kapılmış boş konuşmayı?
And soothe the pain to walk the famous land
Ve ünlü adada yürümek için acıyı dindirmeyi
Where no one dares Forever ever to reach.
Kimsenin sonsuza dek asla ulaşmaya cüret edemediği yerde

Where was your word, where did you go?
Sözün neredeydi, nereye gittin?
Where was your helping, where was your bow?
Yardımın nerdeydi, yayın nerdeydi?
Dull is the armour, cold is the day.
Donuk zırh, soğuk gün
Hard was the journey, dark was the way.
Yolculuk zordu, yol karanlıktı

I heard the words, I couldn't stand them...
Sözleri duydum, onlara dayanamadım
I couldn't stand it another day, another day,
Başka bir gün daha dayanamadım, başka bir gün
Another day, another day...
Başka gün, başka gün

Touched by the timely coming,
Zamanlı gelişle dokunulmuş
Roused from the keeper's sleep,,
Bakıcının uykusundan uyandırılmış
Release the grip, throw down the key...
Pençeyi bırak, anahtarı at..

Held now within the knowing,
Tanımakla tuttun şimdi
Rest now within the peace.
Barışla dinlen şimdi
Take of the fruit, but guard the seed.
Meyveyi al, ama tohum koruması

Held now within the knowing,
Tanımakla tuttun şimdi
Rest now within the beat.
vuruşla dinlen şimdi
Take of the fruit, but guard the seed...
Meyveyi al, ama tohum koruması

Take of the fruit, but guard the seed...
Meyveyi al, ama tohum koruması
© 2003-2024 www.alternatifim.com/ Her Hakkı Saklıdır.