Let me take you to the movies. Can I take you to the show
Seni filmlere götüreyim, seni gösteriye götürebilir miyim
Let me be yours ever truly. Can I make your garden grow
Gerçekten senin olayım, bahçeni büyütebilir miyim
From the houses of the holy, we can watch the white doves go
Tanrı'nın evlerinden, beyaz güvercinlerin gidişini izleyebiliriz
From the door comes Satan's daughter, and it only goes to show. You know.
Kapıdan Şeytanın kızı gelir, ve sadece göstermeye gider, bilirsin
There's an angel on my shoulder, In my hand a sword of gold
Omzumda bir melek var, elimde altından bir kılıç
Let me wander in your garden. And the seeds of love I'll sow. You know.
Bahçende gezeyim, ve aşkın tohumlarını ekerim, biliyorsun
So the world is spinning faster. Are you dizzy when you're stoned?
Demek dünya daha hızlı dönüyor, uyuşturucu etkisindeyken sersem misin?
Let the music be your master. Will you heed the master's call
Bırak müzik efendin olsun, efendinin çağrısı önemser misin
Oh... Satan and man.
Oh... Şeytan ve adam
Said there ain't no use in crying. Cause it will only, only drive you mad
Ağlamakta bir yarar yok dedi, çünkü bu seni sadece, sadece delirtecek
Does it hurt to hear them lying? Was this the only world you had? Oh-oh
Yalanların duymak incitiyor mu? Bu sende olan tek sözcük müydü? Oh-oh
So let me take you, take you to the movie. Can I take you, baby, to the show.
Bırak seni götüreyim, sinemaya götüreyim, götürebilir miyim seni bebek, gösteriye
Why don't you let me be yours ever truly. Can I make your garden grow
Neden tamemen senin olmama izin vermiyorsun, bahçeni büyütebilir miyim
You know.
Biliyorsun