La nuit on n'dort pas on danse, et quand on n'danse pas on pense
Gece uyumuyor,dans ediyoruz ve dans etmediğimizde de düşünüyoruz
On cherche des réponses à toutes ces questions qu'on ne pose pas
Sorulmayan bütün şu sorulara cevaplar arıyoruz
Pourquoi t'es sorti si tard ?
Çok geç saatte neden dışarı çıktın
Simplement pour faire plaisir à d'autres
Sadece başkalarını mutlu etmek için
Pour compter tes verres sur le bar
Bar masasındaki kadehlerini saymak için
Et passer pour le con qui radote
Ve durmadan konuşan bir aptal gibi görünmek için
Tu danses mais t'aimerais t'asseoir
Dans ediyorsun ama oturmak isterdin
Prête à être ou ne pas être celui qui se vautre
Yan gelip yatan biri olmaya veya olmamaya hazırsın
Tu feras pareil demain soir
Yarın akşam aynı şeyi yapacaksın
Tu t'en vas, tu lèves ton verre, et "à la votre"
Gidiyorsun, kadehini kaldırıyorsun ve "şerefe ! "
Pourquoi t'es sorti si tard ?
Çok geç saatte neden dışarı çıktın
Même le sourire de celle dont tu regardes le ucKalçasına baktığın kızın gülümsemesi bile
A seulement croisé son regard
Sadece tesadüfen rast geldi, kızın bakması
N'empêche pas le doute, a juste retardé le truc
Şüpheyi ortadan kaldırmaz, sadece olayı geciktirdi
La nuit on ment, on prend des trains sans savoir ou ça nous mènent
Gece yalan söylüyoruz,bizi nereye götürdüğünü bilmeden trenlere biniyoruz
La nuit on ment, on prend des trains à travers la plaine
Gece yalan söylüyoruz.Bozkırı geçen trenlere biniyoruz
La nuit on n'dort pas on danse, et quand on n'danse pas on pense
Gece uyumuyor dans ediyoruz ve dans etmediğimizde de düşünüyoruz
On cherche des réponses à toutes ces questions qu'on ne pose pas (x2)
Gece uyumuyor,dans ediyoruz ve dans etmediğimizde de düşünüyoruz
La nuit on n'dort pas, un verre ou deux on verra bien
Gece uyumuyoruz, bir veya iki kadeh...pekala göreceğiz
T'es moitié vide, le verre à moitié plein
Sen yarı yarıya boşsun, bardağın yarısı dolu
Pourquoi t'es sorti si tard ? Pourquoi t'es sorti si tard ?
Çok geç saatte neden dışarı çıktın? Çok geç saatte neden dışarı çıktın?
Tu ne comptes pas les moutons ?
Koyunları saymıyor musun?
La nuit tu les dessinent
Gece, koyunların resmini çiziyorsun
Comme un saint exaspéré
Öfkelenmiş bir aziz gibi
T'attends que le petit prince se décide
Küçük prensin karar vermesini bekliyorsun
La nuit le temps file à toute vitesse, on se doit de séduire en finesse
Geceleyin zaman tüm hızıyla ilerliyor, nezaketle kendimizi sevdirmek zorundayız
C'est en tirant sur des spleefs que les loques naissent
Esrarlı sigarayı çeke çeke miskinler çoğalıyor
On sait pas si on existe, on esquive, on enquête
Var olup olmadığımızın farkında değiliz kaytarıyoruz soruşturuyoruz
Allez encore une petite, on se croit incorruptible, comme Eliot Ness
Haydi bir kez daha, Eliot Ness gibi dürüst olduğumuzu sanıyoruz*
On esquive on écoute pas parler c'type
Kaytarıyoruz ve bu adamın konuştuğunu dinlemiyoruz
Qui est-ce qui m'incite si la danse s'esquisse ?
Eğer bir dans olursa beni harekete geçiren kimdir ?
On invite l'estime, on vise l'exquis
Saygıyı davet ediyor, mükemmeli hedefliyoruz
Comme les cons on s'complaît dans des phrases du style :
Aptallar gibi bu tarz sözlerden hoşlanıyoruz :
"À la votre" !
"Sağlığınıza! "
La nuit on n'dort pas on danse
Geceleyin uyumuyoruz dans ediyoruz
La nuit ...
Gecleyin...
La nuit on n'dort pas on danse, et quand on n'danse pas on pense
Gece uyumuyor,dans ediyoruz ve dans etmediğimizde de düşünüyoruz
On cherche des réponses à toutes ces questions qu'on ne pose pas (x5)
Sorulmayan bütün şu sorulara cevaplar arıyoruz
*Dipnot:
Eliot Ness(19 Nisan 1903 - 16 Mayıs 1957), Amerikan İçki Yasağı teftiş memurudur.
Amerika Birleşik Devletleri'nin Chicago kentindeki içki yasağını gerçekleştirmek
ve teftişte bulunmak amacıyla aptığı görevle ve ünlü içki kaçakçısı Al Capone'u
adalete teslim eden Dokunulmazlar (İngilizcesi: The Untouchables) adındaki
efsanevi ekibin lideri olarak ün kazanmıştır.
Çeviren: Ahmet KADI