Oh he treats me with respect
Oh o bana saygıyla muamele eder
He says he loves me all the time
Her zaman beni sevdiğini söyler
He calls me 15 times a day
Bir günde 15 kez arar
He likes to make sure that I'm fine
Benim iyi olduğumdan emin olmaktan hoşlanır
You know I've never met a man who's made me feel quite so secure
Hiçbir zaman bana tamamen korkusuzca hissettiren bir adamla tanışmadım biliyorsun
He's not like all them other boys
O diğer tüm oğlanlara benzemiyor
They're all so dumb and immature
Onlar (öteki oğlanlar) çok şaşkın ve daha olgunlaşmamışlar
There's just one thing that's getting in the way
Burada yolumuza çıkan tek şey var
When we go up to bed you're just no good
Yatağa geçtiğimizde sen pek iyi değilsin
Its such a shame
Bu o kadar utanç verici ki
I look into your eyes I want to get to know you
Gözlerine bakıyor ve seni tanımak istiyorum
And then you make this noise and its apparent it's all over
Sonra sen bu sesi çıkarırsın ve görünüşe göre tamamen biter
It's not fair
Bu adil değil
And I think you're really mean
Ve bence gerçekten cimrisin
I think you're really mean
Sanırım gerçekten cimrisin
I think you're really mean
Sanırım gerçekten cimrisin
Oh you're supposed to care
Oh sözde ilgileniyorsun
But you never make me scream
Ama bana çığlık attıramadın
You never make me scream
Bana hiç çığlık attıramadın
Oh it's not fair
Oh bu adil değil
And it's really not ok
Ve gerçekten iyi değil
It's really not ok
Gerçekten iyi değil
It's really not ok
Gerçekten iyi değil
Oh you're supposed to care
Oh sözde ilgileniyorsun
But all you do is take
Ama tüm yaptığın almak
Yeah all you do is take
Evet tüm yaptığın almak
Oh I lie here in the wet patch
Oh burada, ıslak yerde yatıyorum
In the middle of the bed
Yatağın ortasında
I'm feeling pretty damn hard done by
En zorunun bitmiş olduğunu hissediyorum
I spent ages giving head
Birinciliği vermek için yıllar harcadım
Then I remember all the nice things that you ever said to me
Sonra bana söylediğin tüm hoş şeyleri hatırlarım
Maybe I'm just overreacting maybe you're the one for me
Belki yalnızca aşırı tepki veriyorum belki de benim için teksin
There's just one thing that's getting in the way
Burda yolumuza çıkan tek şey var
When we go up to bed you're just no good
Yatağa geçtiğimizde pek de iyi değilsin.
It's such a shame
Bu o kadar utanç verici ki
I look into your eyes I want to get to know you
Gözlerine bakıyor ve seni tanımak istiyorum
And then you make this noise and it's apparent it's all over
Sonra sen bu sesi çıkarırsın ve görünüşe göre tamamen biter
It's not fair
Bu adil değil
And I think you're really mean
Ve sanırım gerçekten cimrisin
I think you're really mean
Sanırım gerçekten cimrisin
I think you're really mean
Sanırım gerçekten cimrisin
Oh you're supposed to care
Oh sözde ilgileniyorsun
But you never make me scream
Ama bana hiç çığlık attıramadın
You never make me scream
Bana hiç çığlık attıramadın
it's not fair
Oh bu adil değil
And it's really not ok
Ve gerçekten iyi değil
It's really not ok
Gerçekten iyi değil
It's really not ok
Gerçekten iyi değil
Oh you're supposed to care
Oh sözde ilgileniyorsun
But all you do is take
Ama tüm yaptığın almak
Yeah all you do is take
Evet tüm yaptığın almak
[Editöre not: burada yazdıklarımın çeviri sayfasına eklemenize gerek yoktur düzeltme sırasında silebilirsiniz.
daha önce de birkaç çeviriyi düzeltmeye çalışmıştım bayağı oldu gerçi ama farkettiğim birşey vardı. çeviriyi onaylayacak kişiler benim düzelttiklerimi değiştirip eski haline çevirmişlerdi. onların da kaçırdıkları nokta ingilizcedeki phrasal verb denilen ve türkçe karşılığı deyim olan söz öbekleridir. bu şarkıdaki
"getting in the way" söz öbeği "karşısına çıkan zorluk" anlamını taşır "yolda kazanılan tek şey" anlamını sağlamak için gramerinde de büyük değişiklik yapılması gerekir aksi takdirde cümle zaten düşük olur. burda anlatmak istediğim şey şu: direk çeviri yapılmış olan yerleri değiştirdim. onları yanlışlarıyla değiştirmezseniz ben de çeviri düzeltmeye devam ederim ancak en son düzelttiğim "goodbye my lover" da düzelttiğim yerler yanlışlarıyla değiştirilmiş durumda.
"I spent ages giving head" in çevirisi kesinlikle yanlış ancak doğrusunu tam olarak kelimelere dökemedim onu tekrar incelerseniz de iyi olur..]