I break down, fear is sinking in
[Yıkıldım, korku içime işliyor]
The cold comes, racing through my skin
[Soğuk geliyor, derimden içeri akıyor]
Searching for a way to get to you
[Sana ulaşmak için bir yol arıyor]
Through the storm you...
[Sana saldırmak için...]
Go, giving up your home
[Kaç, evinden vazgeçerek]
Go, leaving all you've known
[Kaç, tanıdığın herşeyi geride bırakarak]
You are not alone
[Yalnız değilsin]
With arms up, stretched into the sky
[Gökyüzüne uzanmış kollarla]
With eyes like, echoes in the night
[Gecenin ahenki gibi gözlerle]
Hiding from the hell that you've been through
[Maruz kaldığın cehennemden saklanarak]
Silent one, you....
[Sessiz kalan, sen...]
Go, giving up your home
[Kaç,evinden vazgeçerek]
Go, leaving all you've known
[Kaç, tanıdığın herşeyi geride bırakarak]
You are not alone
[Yalnız değilsin]
Go, giving up your home
[Kaç, evinden vazgeçerek]
Go, leaving all you've known
[Kaç, tanıdığın herşeyi geride bırakarak]
You are not alone
[Yalnız değilsin]
You go, giving up your home
[Kaç, evinden vazgeçerek]
Go, leaving all you've known
[Kaç, tanıdığın herşeyi geride bırakarak]
You
[Sen]
Go, giving up your home
[Kaç, evinden vazgeçerek]
You are not unknown
[Unutulmuş değilsin]
You are not alone
[Yalnız değilsin]
You are not unknown
[Unutulmuş değilsin]
You are not alone
[Yalnız değilsin]