When I was younger
I told my mother
"I say, one day I'm gonna make you proud"
Now that I'm older
It's so much harder
To say those words out loud
You're growing taller
A little smarter
And one day you're gonna leave home
Oh, will you look like your mother's father
Oh, when you are fully grown?
Ooh ooh oh oh oh oho ho...
When I was younger, I asked my father
"Why are we so human?"
Now that I'm older
I think I figured it out
We're just doing what we can
Oh ooh oh oh...
Because I won't
I won't let you down
I won't let you
I won't let you down, oh now
I won't, I won't let you down
I won't let you, I won't let you, I won't, I won't let you down
When I was younger, I told my mother
"I say, one day I'm gonna make you proud"
Gençken anneme şöyle söylemiştim:
Söz veriyorum. Bir gün seni gururlandıracağım.
Şimdi daha büyük olduğumdan bu sözleri yüksek sesle söylemek çok daha zor.
Uzuyorsun.
Birazcık da akıllanıyorsun.
Ve bir gün evden ayrılacaksın.
Oh, tamamen büyüdüğünde annenin babası gibi gözükeceksin.
Ooh ooh oh oh oh oho ho...
Gençken babama sormuştum:
Neden bu kadar insanız?
Şimdi daha büyük olduğumdan sanırsam bunu çözdüm.
Sadece yapabileceğimiz şeyleri yapıyoruz.
Oh ooh oh oh...
Çünkü ben seni yüzüstü bırakmayacağım.
Buna izin vermeyeceğim.
Hayal kırıklığına uğramana izin vermeyeceğim, özellikle de şu an
Ben, ben hayal kırıklığına uğramana izin vermeyeceğim.
İzin vermeyeceğim, izin vermeyeceğim, izin vermeyeceğim, hayal kırıklığına uğramana izin vermeyeceğim.
Gençken anneme şöyle söylemiştim:
Söz veriyorum. Bir gün seni gururlandıracağım.