Maejor Ali - Lolly (ft. Justin Bieber)

She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)

She wanna make it pop
(Onu patlatmak istiyor)



She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)

She wanna kiss the top
(Tepesini öpmek istiyor)

She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)

She love my lollipop
(O benim lolipopumu seviyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
[Verse 1: Maejor Ali]
She says she love to party, girl, I love your body
(Parti yapmayı sevdiğini söylüyor, kız vücudunu seviyorum)
Why you on the table? Cause you know I'm watching
(Neden masadasın? Çünkü biliyorsun ki ben izliyorum)
She says she love my molly, so we can leave this party
(Benim uyuşturucumu sevdiğini söylüyor, öyleyse bu partiden ayrılabiliriz)
And go back to my hotel, and don't stop for Hibachi
(Ve benim otelime geri döneriz, ve Japon mangalı için durmayız)
Don't stop in the lobby, I hope you massage me
(Lobide durma, umarım bana masaj yaparsın)
I hope you can take it when I make you call me papi
(Umarım bana papi demeni söylememe alışırsın)
Club about to close, come up out them clothes
(Klüp kapanmak üzere, ortaya çık ve çıkart onların kıyafetlerini)
I'm about to give you what you asking for
(Senin istediğini sana vermek üzereyim)
[Pre-Hook:]
Order what you want girl, it ain't no problem
(Ne istiyorsan sipariş ver, Hiç problem değil)
I'mma tell the waitress that my baby need a bottle
(Garsona benim bebeğimin bir şişeye ihtiyacı olduğunu söyleyeceğim)
Order what you want girl, it ain't no problem
(Ne istiyorsan sipariş ver, Hiç problem değil)
Got a piece of candy and it's all for you
(Bir parça şeker aldım ve onların hepsi senin için)
[Hook:]
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She wanna make it pop
(Onu patlatmak istiyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She wanna kiss the top
(Tepesini öpmek istiyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She love my lollipop
(O benim lolipopumu seviyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She says she love my lolly

(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
(Girl I love them heels, and yeah I love that dress
(Kız onların topuklu ayakkabılarını seviyorum ve evet bu elbiseyi seviyorum)
I wanna take you home, show you I'm the best)
(Seni eve götürmek ve benim en iyisi olduğumu göstermek istiyorum)
[Verse 2: Justin Bieber]
Throwing up a G note, like I'm at a casino
(Kumarhanedeymiş gibi bir binlik banknot fırlatıyorum)
I'm all fancy, yeah I'm popping Pellegrino
(Ben tamamen zevkliyim, evet Pellegrino patlatıyorum)
I'm in the El Camino when I pull up on the scene though
(Gerçi sahnede olduğum zaman El Camino yolundayım)
You know I'm a real OG and baby I ain't from the T.O
(Biliyorsun ki ben gerçek bir çevre kirliliğim ve ben Toronto'dan değilim)
I'm messing with the clique though, meet me on the sixth floor
(Grupla bozuştuğum halde, benimle 6. Katta buluş)
Know you ain't a model, you should let me take some pics though
(Biliyosun sen bir model değilsin, ama bazı resimler çekmeme izin vermelisin)
Windows down, speakers loud, look down at my sneakers now
(Penceler aşağıya, hoparlörler sesli, benim spor ayakkabılarıma doğru bak şimdi)
Got so many features, tell the creatures just to beat it now (Çok fazla özelliklere sahip, onu yenmek için yaratıklara söyle şimdi)
Fifty for the necklace, look down at my set list
(Kolye için elli, set listemde aşağıya bak)
Got your girlfriend at my crib watching Netflix
(Benim barakaya aldın kız arkadaşını Netflix izliyorsun)
Let's just admit that I'm the bestest
(Sadece kabul etki ben en iyisiyim)
Guess this, you ain't never ever on the guest list
(Bunu tahmin et, sen asla ve kat'a misafir listesinde değilsin)
[Pre-Hook:]
Order what you want girl, it ain't no problem
(Ne istiyorsan sipariş ver, Hiç problem değil
I'mma tell the waitress that my baby need a bottle
(Garsona benim bebeğimin bir şişeye ihtiyacı olduğunu söyleyeceğim)
Order what you want girl, it ain't no problem
(Ne istiyorsan sipariş ver, Hiç problem değil)
Got a piece of candy and it's all for you
(Bir parça şeker aldım ve onların hepsi senin için)
[Hook:]
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She wanna make it pop
(Onu patlatmak istiyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She wanna kiss the top
(Tepesini öpmek istiyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She love my lollipop
(O benim lolipopumu seviyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
[Verse 3: Juicy J]
Yessir (evet efendim)
Ass everywhere, throw them dollars in the air (mhmm)
(Heryerde popolar, havada onlara dolarlar fırlat - hmmm)
Bring your swimming gear, Juicy J the millionaire (mhmm)
(Senin yüzme alet edevatını getir, milyoner ağız sulandırıcı J hmmm)
She pop that pussy on me, I fell back in the chair
(Bana …… * patlattı, sandalyede gerilemiş hissettim)
Bands a make her dance, molly make her lose them underwear
(Müzik topluluğu onu dans ettirir, drug ona iç çamaşırını kaybettirir)
Booty cheeks, I'm geeked, (you know it) all her friends are freaks (you know it)
(hatunların kalçası, geyik yapıyorum – bililyosun- onun bütün arkadaşları korkak- biliyosun)
And I think she love me, I've been hitting it for a week (swish)
(Ve bence o beni seviyor, onu vuruyordum bır hafta boyunca - hışırdamak)
I drill it, slap it silly, need a super freak like Ricky
(Onu delerim, tokatlarım aptal, super bir korkaka ihtiyacım var Ricky gibi)
I'm Rick James bitch, I slip myself a mickey
(Ben Rick James k*tak, kendime bir ilaçlı içki attırırım)
Got so much money in my pocket
(Cebimde bir sürü param var)
With a real bad chick from the tropics
(Tropikal bölgelerden gerçek kötü bir hatunla )
With silicone racks with a real big ass
(Slikondan göğüslerle gerçek bir büyük kalçayla)
Make her bounce it like hydraulics
(Ona hidrolik gibi zıplattır onu )
Kevin Hart, I got purple on the plane (we smoking)
(Kevin Hart, uçakta purple *eroin aldım – biz içiyoruz)
Let's call a bull (let's go), let's run a train (trippy)
(Onu boğa diye çağıralım – hadi gidelim, bir trene koşalım ; uçmuş)
[Hook:]
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She wanna make it pop
(Onu patlatmak istiyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She wanna kiss the top
(Tepesini öpmek istiyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She love my lollipop
(O benim lolipopumu seviyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
She says she love my lolly
(Lolipop'umu sevdiğini söylüyor)
(Girl I love them heels, and yeah I love that dress
(Kız onların topuklu ayakkabılarını seviyorum ve evet bu elbiseyi seviyorum)
I wanna take you home, show you I'm the best)
(Seni eve götürmek ve benim en iyisi olduğumu göstermek istiyorum)
(laughter) (Gülüşme)