Votre cœur sous la pierre,
Kalbiniz bir taşın altında
votre cœur, ce fou s'en est allé,
Kalbiniz…bu çılgın çekip gitti
le vent l'a balayé
Rüzgar onu süpürdü
comme tous les autres cœurs
Bütün diğer kalpler gibi
Etrange et solitaire
Tuhaf ve yalnız
votre cœur, ce fou s'est consumé;
Kalbiniz…bu çılgın eriyip gitti
Bienveillant et borné
İyiliksever ve sınırlı
s'évapore bien avant l'heure
Vaktinden çok önce yok olup gidiyor
[Nakarat :]
Ô lourdes peines, ô serments décimés;
Ey ağır acılar, ey bozulmuş yeminler
je vous hais de vous avoir tant aimé
Sizi böyle çok sevdiğim için sizden nefret ediyorum
Votre cœur fait de pierre,
Kaprisli ve hayalci olan
capricieux et rêveur a lâché
Taştan yapılmış kalbiniz
des soupirs accablés
Bunaltıcı, bastırılmış
compressés, harassés d'aigreur
Karamsarlıktan bitkin düşmüş ah çekmeleri koyuverdi
Maintenant comment faire
Şimdi nasıl yapmalı
votre nom sur la carte est rayé,
İsminizin üzerine çizgi çekilmiş
nulle part où aller,
Gidecek hiçbir yer yok
votre cœur c'était le monde entier
Kalbiniz bütün dünyaydı
(Nakarat)
Nul éclair de chaleur
Ateşin hiç pırıltısı yok
votre cœur c'était tous les étés;
Kalbiniz bütün yaz mevsimleriydi
allez en paix mon cœur
Huzur içinde gidin kalbim
puisse un jour le mien vous retrouver
Bir gün kalbim sizi tekrar bulabilsin
Çeviren:Ahmet KADI