Should have trusted my own feelings
Kendi hislerime güvenmeliydim
But I silenced intuition
Fakat sezgilerimi susturdum
When you sacrificed your honesty
Sen dürüstlüğünün kurbağanı olduğun zaman
I believed that you would be there
Orada olacağına inanmıştım
To protect me and help me with all I'm going through
Beni korumak için ve bana yardım etmek için tüm bu zor zamanı geçirirken
There's a joy to being free
Özgür olmanın mutluluğu
That you could have taken from me
Benden aldığın şeydi
But I found the strength to walk away
Ama geride bırakmak&çekip gitmek için gerekli gücü buldum
If you turn the pages and you look inside
Eğer sayfaları çevirir ve içine bakarsan
There is nothing of me I feel that I have to hide
Orada benimle ilgili hiçbir şey yok, gizlenmek zorunda hissediyorum
If you turn the tables and look at yourself
Eğer tabloları çevirir ve kendine bakarsan
Is there something you fear that you would have to confess?
Orda itiraf etmekten korktuğun bir şey mi var
Many things will come to pass
Bir çok şey gelip geçer
I can live with that
Bununla yaşayabilirim
I can't help but wonder when you'll get yours
Yardım edemem ama merak ederim, sahip olduklarına ne zaman ulaşacaksın&elde edeceksin
I'm so happy I have moved on
Taşındığım için çok mutluyum
I heard you are regretful
Pişman olduğunu duydum
But you sacrificed your dignity
Ama sen ağırbaşlılığının kurbanı oldun
With the power you have abused
İstismar ettiğin bu güçle
You disgust me and trust me I'm not the only one
Benden iğrendin ve güven bana ben tek değilim
Haven't I already proved
Zaten kanıtlamadım mı?
That I'm better off without you
Sensiz daha iyi olduğumu
I'm so glad I walked away
Çekip gittiğim için çok memlunum
If you turn the pages and you look inside
Eğer sayfaları çevirir ve içine bakarsan
There is nothing of me I feel that I have to hide
Orada benimle ilgili hiçbir şey yok, gizlenmek zorunda hissediyorum
If you turn the tables and look at yourself
Eğer tabloları çevirir ve kendine bakarsan
Is there something you fear that you would have to confess?
Orda itiraf etmekten korktuğun bir şey mi var
Many things will come to pass
Birçok şey gelip geçer
I can live with that
Bununla yaşayabilirim
I can't help but wonder when you'll get yours
Yardım edemem ama merak ederim sahip olduklarına ne zaman ulaşacaksın&elde edeceksin
For all the lies and your manipulation
Tüm yalanlar ve hilelerin için
For all the times I never felt good enough
Yeterince iyi hissetmediğim tüm zamanlar için
You pushed me around and put me down
Beni etrafa ittin ve yere serdin
To satisfy your childish ego
O çocuksu egonu tatmin etmek için
For all the times you made me feel worthless
Beni değersiz hissettirdiğin tüm zamanlar için
The power struggles now I couldn't care less
Bu güç gösterileri artık zerre kadar umurumda değil
It's after you
Senden sonra
There's nothing you can do
Yapabileceğin hiçbir şey yok
**What goes round comes round
Her ne olursa olsun&başa ne gelirse gelsin&ne olup biterse bitsin
*bu cümle İngiliz dilinde bir değimdir, birebir tercüme edilmez ama Türkçe karşılığı bu şekillerde verilebilir