Maybe in ten years
Belki on yıl içinde
You'll call me on your telephone
Beni telefonunla ararsın
Wondering if I'm all alone
Yalnız olup olmadığımı merak edersin
Remember how we knew each other?
Birbirimizi tanıdığımız zamanı hatırlıyor musun?
In ten years, everyone's been down the line
On yıl içinde, herkes çizginin dışında olur
And we've all ended up fine
Ve sonumuz iyi olur
I no longer know your number
Artık numaranı bilmiyorum
I used to love you like the world would end
Dünyanın sonuna kadar sever gibi severdim seni
I used to love you like a child
Çocuk gibi severdim seni
The thing about people is they change
İnsanlar hakkındaki şeyler değişir
When they walk away
Onlar yürüyüp gittikleri zaman
Used to talk real slow
Gerçekten çok yavaş konuşurlardı
About the things that no one knows
Kimsenin bilmediği şeyleri söylerken
I hate when people bring flowers
Çiçek verilmesinden nefret ederim
Drafting glass their final hour
Camları son saat kapatmak
And life rolls, it's all so fast until it slows
Hayat devam ediyor, yavaşlayana kadar çok hızlı şekilde
We cried that night in Carrboro
Carrboro'da ağlamıştık o gece
Realised we were letting go
Vazgeçtiğimizi fark ettiğimizde
I used to love you like the world would end
Dünyanın sonuna kadar sever gibi severdim seni
I used to love you like a child
Çocuk gibi severdim seni
The thing about people is they change
İnsanlar hakkındaki şeyler değişir
When they walk away
Onlar yürüyüp gittikleri zaman
I used to love you like the world would end
Dünyanın sonuna kadar sever gibi severdim seni
I used to love you like a child
Çocuk gibi severdim seni
The thing about people is they change
İnsanlar hakkındaki şeyler değişir
When they walk away
Onlar yürüyüp gittikleri zaman