On my own
Kendi başıma
Pretending that I'm not at home
Evde değilmişim gibi davranıyorum
Act like I don't check my phone
Telefonumu kontrol etmiyor gibi davranıyorum
Every time I get a minute
Her zaman bir dakikamı alır
I'm trippin' for it to become Friday
Cuma geldiğinde geziyorum
Don't wanna seem overexcited
Aşırı heyecanlı görünmek istemem
I wanna play the game as you like it
Senin oynadığın gibi oyun oynamak istemem
Be the one to take it easy
Bir ol kolay gelsin
[Chorus]
But you don't know that (All that I do)
Ama sen bunu bilmezsin (hep yaptığım şeyi)
All that I do (All that I do)
Hep yaptığım şeyi (Hep yaptığım şeyi)
All that I do (All that I do)
Hep yaptığım şeyi (Hep yaptığım şeyi)
Is dream about linking with you
Seninle bağlantı kurma rüyası mı?
Oh!
Oh! (Oh, oh, oh)
Another day
Başka gün
Your face is so in my way
Yüzün en çok benim yolumda
I'm thinkin' about what to say (yeah)
Ne söylüyorsan onun hakkında düşünüyorum (evet)
When I see you in the weekend (oh, oh)
Ben hafta sonları seni gördüğümde (oh,oh)
And if the world's in a changing
Ve eğer dünya bir değişiklikse
I wouldn't know 'cause I've just been waiting
Ben bilmiyordum çünkü ben sadece bekliyordum
For you to give me some attention (hey, hey)
Bazı dikkat çekici şeyler vermen için bana (hey, hey)
Man, I thought that I was special
Adamım, özel olduğumu düşünmüştüm
(I can't come out to play)
(Oyun oynamak için ortaya çıkamam)
(I'll be on my phone all day)
(Ben tüm gün telefonda olacağım)
(I can't come out to play)
(Oyun oynamak için ortaya çıkamam)
(I'll be on my phone all day)
(Ben tüm gün telefonda olacağım)
(Scrolling all my time away)
(Tüm zamanlarımı uzağa kaydırıyorsun)
Thinkin' about what to say
Ne söylediğin hakkında düşünüyorum
(I can't come out to play)
(Oyun oynamak için ortaya çıkamam)