I guess it's time to write another one about being drunk
-Sanırım şu an sarhoş olmak hakkında başka bir şey yazmanın vakti
And I just sit outside with a smoke on
-Ve ben sigaramla birlikte dışarıda oturuyorum
It's too late, its too late his jaw's all over the place
-Çok geç, çok geç, can sıkıcı öğütleri her yerde
And you know this one ain't like the last one
-Ve biliyorsun ki, bu seferki bir önceki gibi değil
And I, I can't believe that he stole her car
-Ve ben, ben onun(babamın), onun(annemin) arabasını çaldığına inanamıyorum
He left the keys but he's got a good heart
-Anahtarları bıraktı ama iyi bir kalbi var
His hand ain't nothing if it hasn't got a ring on it
-Eğer bir yüzük yoksa onun eli hiçbir şeydir
It's time to pack it in
-Toplanma zamanı geldi
You gotta give it up for him
-Onu boşvermelisin
This one ain't like the last one
-Bu seferki bir önceki gibi değil
The winter's going to end
-Kış sonlanıyor
She's got the old bill round again
-Eski faturaları var yine
This one ain't like the last one
-Bu seferki bir önceki gibi değil
And I, I can't believe that he stole her car
-Ve ben, ben onun(babamın), onun(annemin) arabasını çaldığına inanamıyorum
He left the keys but he's got a good heart
-Anahtarları bıraktı ama iyi bir kalbi var
His hand ain't nothing if it hasn't got a ring on it
-Eğer bir yüzük yoksa onun eli hiçbir şeydir
So what you doing around here again?
-Yani ne yapıyorsun yine burada?
What did you tell your friends?
-Arkadaşlarına ne anlattın?
I heard you tell your friends that I'm the one who don't mind
-Arkadaşlarına benim umursamadığımı söylediğini duydum
Of course I mind
-Tabii ki umursuyorum
Of course I mind
-Tabii ki umursuyorum
And I, I can't believe that he stole her car
-Ve ben, ben onun(babamın), onun(annemin) arabasını çaldığına inanamıyorum
He left the keys but he's got a good heart
-Anahtarları bıraktı ama iyi bir kalbi var
His hand ain't nothing if it hasn't got a ring on it
-Eğer bir yüzük yoksa onun eli hiçbir şeydir