Now what have I become?
Bak işte ne hale geldim?
It's more black in my heart.
Kalbimde daha fazla siyah var,
Than the ice in your lungs.
Akciğerlerimde ki soğuk havadan..
Hail elegance as we revel in the lust of pure destruction.
Biz arzu içinde kendimizi öldürüp eğlenirken zarafetin önünde diz çök
"Miss Cadaverous", let me light the darkness in your eyes.
"Soğuk Hanım", karanlık gözlerinde ki ışığı görmeme izin ver.
I am yours.
Ben seninim.
Like the stillness of a corpse.
Sessiz bir ceset gibi.
With a heart bound by ache
Acı çekmeye mahkum bir kalp ile,
Though it doesn't beat it breaks.
Kalbim atmıyor olsa da hala acımaya devam ediyor
I am cursed
Lanetlendim
I sew my eyes shut just to sleep.
Gözlerimi yalnızca uyumak için kapattım.
We're caught in all the webs we weave
Ördüğümüz tüm ağlara yakalandık
No sonnet for the recently deceased.
Son günleri yaşayan biri için dört satırlık mısra yok
They lie awake just to hear you scream
Onlar sadece çığlıklıklarını duyabilmek için gözleri açık yatıyorlar
Strip the world and paint it fucking black
Dünyayı boşalt ve tümünü lanet olası siyaha boya
Now what have you become?
Şimdi ne hale geldin?
You once felt like home
Bir zamanlar evinde hissediyordun
Now a ghost in the fog.
Şimdi ise sisli bir hayaletsin.
The funeral song of misery was played on keys of ivory
Fildişi anahtarlarıyla oynadığımız sefaletin ölüm şarkısı
"Miss Cadaverous", show me who you really fucking are
"Bayan Soğuk", gerçekte kim olduğunu bana göster..
In my eyes I am yours
Gözlerimin içinde seninim
Such a paleness I adore
Sanki bir solukluğa tapınıyorum
With a heart bound by pain
Acıya mahkum edilmiş bir kalp ile
Though it doesn't beat it breaks
Kalbim atmıyor olsa da hala acımaya devam ediyor
I am cursed
Lanetlendim
I sew my eyes shut just to sleep.
Gözlerimi yalnızca uyumak için kapattım.
We're caught in all the webs we weave
Ördüğümüz tüm ağlara yakalandık
No sonnet for the recently deceased.
Son günleri yaşayan biri için dört satırlık mısra yok
They lie awake just to hear you scream
Onlar sadece seni duyabilmek için gözleri açık yatıyorlar
Right here, right now
Tam burada ve şimdi
Burn it fucking down
Onu yakıp yok et
Oh what a mess I have made of my life
Oh berbat hayatımda yaptığım ne büyük karışıklık ama..
"His arms are around me,
"Kolları etrafımda,
His tongue in my eyes"
Dili gözlerimde"
Hide my face from the light
Yüzümü ışığında gizle
"The Spider man is having me for dinner tonight"
"Bu gece Örümcek adamın akşam yemeğiyim"
I am cursed
Lanetlendim
Now go back to the start, I still hear her voice
Şimdi tekrar başlamak için geriye dönüyorum, hala onun sesini duyuyorum
But she's lost in the fog
Ama o yoğun siste kayboldu
I sew my eyes shut just to sleep.
Gözlerimi yalnızca uyumak için kapattım.
We're caught in all the webs we weave
Ördüğümüz tüm ağlara yakalandık
No sonnet for the recently deceased.
Son günleri yaşayan biri için dört satırlık mısra yok
They lie awake just to hear you scream
Onlar sadece seni duyabilmek için gözleri açık yatıyorlar
Strip the world and paint it fucking black
Dünyayı boşalt ve tümünü lanet olası siyaha boya
Your "love" is just a frail disguise
Senin "aşkın" zayıf bir maske,
To hide the pain behind your eyes
Gözlerinin ardında ki acıyı gizlemek için..
In Lacerated lullabies
Parçalayan ninnilerde...
We all fall down
Hepimiz düşüyoruz
Your "love" is just your alibi
Senin "aşkın" sadece bir bahane
The antidote of your demise
Ölümün panzehiri
In lacerated lullabies
İç yakan ninnilerde..
We all fall down.
Ve hepimiz düşüyoruz.