Don't need another resolution
Bir başka kesin karara ihtiyacım yok.*
To feel as though I'm going somewhere, somewhere.
Bir yere, bir yere gidiyor gibi hissetmem için.
You said you needed me,
Bana ihtiyacın olduğunu söyledin,
Or at least that's what I thought.
Ya da en azından bu benim düşündüğümdü.
At times the memories
Bazen (bazı zamanlar) anılar
Seem to be knocking at my door.
Kapımı çalar gibi oluyor
I've seen the film a million times
Milyonlarca kez izlediğim bir film bu.
Feels like I wrote the storyline
Senaryoyu ben yazıyormuşum gibi hissettiriyor.
I refuse to replay
Tekrarlamayı reddediyorum..
The mistakes that we made yesterday.
Geçmişte yaptığımız hataları..(Dünün hatalarını)
I like to think I'm stronger now
Şu an daha güçlü olduğumu düşünmek iyi geliyor
Victim of common sense
Sağduyu kurbanıyım.
The truth is that I know
Ama gerçek şu ki,
I still confuse the past with the present tense
Hala geçmiş ile şimdiyi karıştırdığımın farkındayım.
Condensing what we had To a single frame
Yaşadıklarımızı tek bir kareye sıkıştırdım
That sticks in my mind
Beynime kazındı
When I try to move on
Ne zaman ilerlemeye çalışsam
The same image comes back every time
Aynı resim karşıma çıkıyor (Flashback)
They were yesterday's mistakes
Onlar dünün hatalarıydı
Yesterday's mistakes
Dünün hataları
I refuse to replay
Tekrarlamayı reddediyorum...
The mistakes that we made yesterday.
Geçmişte yaptığımız hataları..(Dünün hatalarını)
Forgive my selfishness
Bencilliğimi affet
I'd be grateful if you can
Eğer affedebilirsen memnun olurum.
Forget my ingratitude
Nankörlüğümü unut.
You think I'm twice the girl I am
Düşünüyorsun ki aynıyım , hala o kızım
They say we should forgive
Affetmemiz gerektiğini söylüyorlar.
But not forget
Ama unutma.
What has gone before
Öncesinde neler olduğunu
I refuse to replay
Tekrarlamayı reddediyorum...
The mistakes that we made yesterday.
Geçmişte yaptığımız hataları..(Dünün hatalarını)
And they were yesterday's mistakes
Ve onlar dünün hatalarıydı
Yesterday's mistakes
Dünün hataları
I refuse to replay the mistakes that we made yesterday
Geçmişte yaptığımız hataları..(Dünün hatalarını) Tekrarlamayı reddediyorum.