Marauder
Staining the soil, midst of stillness
Beloved fraternity to an end
Red eyes probe the scene
All the same
Stilted for the beholder
Depravity from the core
Handcarved death in stoneladen aisles
I hide the scars from my past
Yet they sense my (mute) dirge
This is when it all falls apart
White hands grasping for straws
Sly smile, poisoned glare behind
Undisguised manmade nova
Mute cry, don't dare to tread
Searing beams tracking you down
Adoring what never has been
Some will bring with them all they have seen
Searching my way to perplexion
The gleam of her eyes
In that moment she knew
Thought I could not leave this place
On this imminent day
As I've reached the final dawn
To what's gone astray
What would they care if I did stay
No-one would know
What would they care if I did stay
No-one should know
Thought I could not leave this place
On this imminent day
As I've reached the final dawn
To what's gone astray
What would they care if I did stay
No-one would know
What would they care if I did stay
No-one should know
Still brooding, soothing clam
That rigid, twisted face
Blank godhead, tear my name
Lost virtue, frantic lust
Sly smile, poisoned glare behind
Undisguised manmade nova
Mute cry, don't dare to tread
Searing beams tracking you down
Adoring what never has been
Some will bring with them all they have seen
Searching my way to perplexion
In crumbling faith I saw her
Bearing her pain in the wilderness
The gleam of her eyes
In that moment she knew
---------------------
Tanrı' nın feryadı
Yağmacı
Durgunluğun ortasındaki toprağı paslandırıyor.
Sevgili kardeşlik sona eriyor.
Kızıl gözler ortamı inceliyor, her şey aynı.
İzleyenler için şenlik.
Hücreden gelen ahlaki bozukluk.
Taş yollarda elle kazınmış ölüm.
Geçmişimdeki yaraları saklıyorum.
Yine de sessiz ağıtımı hissediyorum.
Tam bu sırada her şey çöküyor.
Beyaz eller önemsiz şeyleri kavrıyor.
Sinsi sırıtış, arkadaki zehirli parlaklık.
Gizlenmemiş el yapımı yıldız.
Sessiz ağlayış, geri çekilmeye cüret etme.
Solgun ışınlar seni kovalıyor.
Hiç olmamış bir şeyi kıskanmak.
Bazıları tüm gördüklerini beraberlerinde getirecekler.
Şaşırmışlığa doğru yolumu arıyorum.
Gözlerinin parıltısı, o bu anı biliyor.
Yakın zamanda burayı terk edeceğimi hiç düşünmezdim.
Son gün ağırmasında, yoldan çıkana yetişmek.
Burada kalsaydım kimin umrunda olurdu?
Kimse bilmezdi.
Burada kalsaydım kimin umrunda olurdu?
Kimse bilmemeliydi.
Hala kuluçkada, gerçekten sakin.
Bu sert, alt üst olmuş surat.
Anlamsız tanrı, adımı yırtıyor.
Kayıp namus, çıldırmış şehvet.
Şaşırmışlığa doğru yolumu arıyorum.
Parçalanmış kaderde onu gördüm.
Acısını doğada taşıyorum.
Gözlerinin parıltısı, o bu anı biliyor.