The mist is sleeping on the water
(Pus suda uyukluyor)
And winter is hiding in my heart
(Ve kış kalbimde gizleniyor)
Thorns in my eyes are slowing me down
(Gözlerimdeki dikenler beni yavaşlatıyor)
I can't pass through to the other side
(Diğer tarafa geçemem)
She knows I'm the one who sought her
(Peşinde koşan biri olduğumu bilir)
But when we fall, we'll fall so hard
(Ama düştüğümüzde, çok zor düşeceğiz)
She holds a secret and won't show me how
(Bir sır saklıyor ve bana nasıl olduğunu göstermeyecek)
How to break the riddle in her eyes
(Gözlerindeki bu gizem nasıl bozulur)
This is treason of the mind and soul
(Bu aklın ve ruhun ihanetdir)
There's no reason why you would go
(Neden gittiğine dair hiçbir sebep yok)
Inside the ghost of love is laughing
(Sevginin hayaleti içinde gülüyor)
It mocks the footsteps where I go
(Gittiğim yerde adımlarla alay eder)
It tells me nothing has been lost
(bana der ki: Hiçbir şey kaybedilmedi)
It whispers, "You've seen darkness before."
(Fısıldar, 'Daha önce de karanlığı gördün.')
In time the hurting will subside
(Canı yanan zamanla sakinleşecek)
And longing is overthrown
(Ve özlem devrildi)
What's left is a void that grows inside
(Geride kalan içeride büyüyen bir boşluk)
And the echo of a failure
(Ve başarısızlığın yankısı)
This is treason of the mind and soul
(Bu aklın ve ruhun ihanetdir)
There's no reason why you would go
(Neden gittiğine dair hiçbir sebep yok)
Have you ever had the feeling of a sorrow inside?
(Hiç içinde bir hüzün hissettin mi?)
Have you ever been the reason why a hope subsides?
(Hiç,bir umut niye dibe çöker diye sebebin oldu mu?)
Have you ever seen the aftermath of giving up?
(Hiç vazgeçmenin sonuçlarını gördün mü?)
Have we given up?
(Vaz mı geçtik ?)
Is it over?
(Bitti mi?)
Have you given up?
(Vaz mı geçtin?)
Is winter hiding in your heart?
(Kış kalbinde mi gizleniyor?)
Çeviren:Şafak YALÇIN