Dress like we do,
-Bizim gibi giyin
Speak like we do,
-Bizim gibi konuş
Think like we do.
-Bizim gibi düşün
Obey...
-İtaat et
Beneath the cold sun
-Soğuk güneşin altında
Watching you walk away
-Yürüyüp gidişini seyrediyorum
Where my terror runs
-Dehşetimin arttığı yerde
In rivers so decayed
-Nehirlerde çürümüş olarak
I am invisible...
-Ben görünmezim
I'm in this room for days...
-Günlerdir bu odadayım
Teeth on every wall...
-Tüm duvarlarda dişler
That never go away.
-Asla uzağa gitmeyecek
I'm made of blades and flame...
-Ben bıçaklar ve ateştenim
I'm sick and dangerous...
-Sıkıldım ve tehlikeliyim
You're my favorite prey
-Benim gözde avımsın
'Cause I hurt the ones I love.
-Çünkü sevdiklerimi incitirim
You're so lovely when you cry.
-Ağladığında çok sevimlisin
You're so perfect when you lie.
-Yalan söylerken mükemmelsin
You can be my crucifix,
-Benim krüsifi(çarmıha gerilmiş isa heykeli)m olabilirsin
Hold me up to watch me die.
-Beni yukarı kaldır ölümümü seyretmek için
Can't you see?
-Göremiyor musun?
I'm invisible...
-Ben görünmezim
Beneath the Pagan moon
-Dinsiz ay altında
One more prey dies today.
-Bir av daha ölüyor.
On sheets of flesh and doom
-Tenin ve kaderin katmanlarında
Shivering in endless shade like criminals...
-Sonsuz gölgeler içinde titreyerek
The stain still remains
-Leke hala duruyor
And I promise you, it never goes away.
-Ve söz veriyorum asla uzağa gitmeyecek
You're so lovely when you cry.
-Ağladığında çok sevimlisin
You're so perfect when you lie.
-Yalan söylerken mükemmelsin
You can be my crucifix,
-Benim krüsifi(çarmıha gerilmiş isa heykeli)m olabilirsin
Hold me up to watch me die.
-Beni yukarı kaldır ölümümü seyretmek için
Behold,
-Farkına var
Feast your eyes as the peripherals explode.
-Gözlerin bayram etsin önemsizler patlarken
Can you see me now?
-Şimdi beni görebiliyor musun?
The ugly will resign
-Çirkin olan ayrılacak
When the young blood eats the light.
-Genç kan ışığı yediğinde
And one day,
-Ve bir gün
This pain could save your life.
-Bu acı hayatını kurtarabilir.
You're so lovely when you cry.
-Ağladığında çok sevimlisin
You're so perfect when you lie.
-Yalan söylerken mükemmelsin
You can be my crucifix,
-Benim krüsifi(çarmıha gerilmiş isa heykeli)m olabilirsin
Hold me up to watch me die.
-Beni yukarı kaldır ölümümü seyretmek için
War on every shoulder
-Tüm omuzlarda savaş
Lye on every eye
-Tüm gözlerde kül suyu
We're painting submission
-Bildirimizi boyuyoruz
Across the shadowed sky...
-Gölgelenmiş gökyüzünü boydan boya..
Fire on the sides,
-Ateş bölümlere
Burned and bright, has arrived (?)
-Yanmış ve parlak, ulaştı mı?
Lost in flight, on golden molted wings.
-Uçuşta kayıp, altından, tüyleri dökülmüş kanatlar üzerinde
Now do you see?
-Şimdi görüyor musun?
Now do you...
-Şimdi sen..
Now do you see?
-Şimdi sen görüyor musun?
Mama, don't cry...
-Anne , ağlama
For believing his lie...
-Onun yalanına inandığın için
It's not your fault.
-Bu senin hatan değil
It's not your fault.
-Bu senin hatan değil
Paid for our sins,
-Günahlarımızı ödedik
You protected us then...
-Sonra sen bizi korudun
And saved us all.
-Ve bizi kurtardın
I make this vow,
-Yemin ediyorum
I promise you now:
-Sana söz veriyorum
He'll never touch us again...
-O, bize asla tekrar dokunamayacak
He'll never touch us again...
-O, bize asla tekrar dokunamayacak
He'll never touch us again...
-O, bize asla tekrar dokunamayacak