Ben nale kılay şam-u seher dad eşiğinde,
Canımı verey, şah-i perizad, eşiğinde.
(Ben inleyeyim akşamdan sehere değin eşiğinde,
Canımı vereyim, ey peri kızının şahı, eşiğinde)
Ol lale u reyhan u suman, taze kızıl gül,
Hem serv büküldü, kadd-i şemşad, eşiğinde.
(O lale ve reyhan ve dahi yasemin, taze kırmızı gül,
Selvi hem büküldü şimşir ağacı gibi eşiğinde)
Zülfün seni bu canıma yüz domu boladır,
Giyan-ı figan, nale u feryad eşiğinde.
(Saçların seni bu canıma yüz tuzak olup bağladı (?),
Gözyaşı ve figan, inleyiş ve feryat - eşiğinde)
Sevda-i muhabbete düşmüşüm seni izleyip,
Öldürdü gamın, gözleri cellat, eşiğinde.
(Sevda ve muhabbete düşmüşüm seni ararken,
Öldürdü gamın, ey gözleri cellat, eşiğinde)
Aşkım takiben hacr-u gamında gece gündüz,
Virane vatan menzili abad eşiğinde.
(Aşkımı takip ederek ayrılık ve senin gamınla gece gündüz,
Virane vatanın elan dört başı mamur eşiğinde.
Ol hüsn-i cemalinin adı Meşreb'e düşmüştü,
Pervanesifat yandı, perizad, eşiğinde.
(O güzel yüzünün adı Meşrep'e düştü,
Pervane gibi yandı, ey peri kızı, eşiğinde)