Augustine
Augustine
As the bell tower blocks the summer light
All the seeds in our garden fight
To break and blossom, all to be adored
And look, your skirt is torn
And there's blood on our sheets
As comes the long arm of the law
Fist tight, banging on the door
And knocking me down on its way in
Çan kulesinin yaz ışığını engellediği gibi
Yarışıyor bahçemizdeki bütün tohumlar
Kırmak ve çiçek açmak, ikisi de tapılası
Ve bak, eteğin yırtılmış
Ve kan var çarşaflarımızda
Törenin uzun kolu uzanıyormuş gibi*
Sıkı bir yumruk, kapıda patlıyor
Ve beni yere seriyor onun yolunda*
As I pass out into a dream
Of whooping cranes and wooden beams
Great white wings beating
In an attic, in a house, in the dead of night
Singing
Rüyadayken bayılmışım gibi
Çığlık atan vinçler ve ahşap kirişler
Asil beyaz kanatlar çırpılıyor
Çatı katında, evde, gecenin köründe
(Şarkı) söylemek
Oh, my Augustine, Augustine
Oh, is this forever, ever?
Oh, oh
Sweet Augustine, Augustine
What does this mean for us?
Oh, benim Augustine'im, Augustine
Oh, bu sonsuza kadar mı?
Oh, oh
Tatlı Augustine, Augustine
Bunun bizim için anlamı ne?
Does it mean that I can never change my ways?
And that's why, love, you shouldn't stay
Still you will and love me
Like a mother or a maid bringing you down, down
Down on your brazen knees
Watering the worms and the weeds
Thinking, why does love leave me so damn cold?
Now I'm getting old
And is this what it should be?
Well, is it?
Yöntemlerimi değiştiremememin anlamı olur mu?
İşte bu yüzden, aşk, durmamalısın
Sen hâlâ olacaksın ve beni seveceksin
Annenin veya bir bakıcının seni dize getirmesi gibi
Madenden dizlerini
Sulamak solucanları ve çimleri
Düşünüyorum, neden aşk beni bu kadar duygusuz bıraktı
Şimdi yaşlanıyorum
Ve bu olması gereken mi?
Peki, öyle mi?
Oh, my Augustine, Augustine.
Oh, is this forever, ever?
Oh, oh
Sweet Augustine, Augustine
Or do we kill this one tonight?
Oh, benim Augustine'im, Augustine
Oh, bu sonsuza kadar mı?
Oh, oh
Tatlı Augustine, Augustine
Veya bu seferkini bu gece öldürdük mü?*
And now come the tears, heavy and hot
As it comes clear, this is all we got
As I hold you to my bed
Like a cancer, or a curse
Now be my loving nurse
As we fall back into the impossible dream
Ve şimdi gözyaşlarına gelirsek, ağır ve sıcak
Temiz olduğu gibi, bu bütün sahip olduğumuz
Seni yatağımda alıkoymuşum gibi
Kanser gibi, ya da lanet
Şimdi benim sevgili hemşirem ol
İmkansız rüyamıza geri dönmüşüz gibi