I locked myself inside the capsule
Kendimi kapsülün içine kilitledim
And watched the planet slowly turning blue
Ve gezegenin yavaş yavaş maviye dönüştüğünü gördüm
The lights before me flashed and sparkled
Benden önce ışıklar yanıp sönüyordu ve parlıyordu.
Holding keys to lives I've wandered through
Hayatım boyunca dolaştığım anahtarları tutmak
Circuits buzzing, visions passing
Devirler uğultu, vizyonlar geçer
Mysterious and cold upon the screen
Ekrandaki gizemli ve soğuk
Glowing, flowing with the currents
Parlayan, akıntılarla akan
Yet never knowing where I've really been
Ancak nerede olduğumu asla bilmemek
The floating seeds of timeless travel
Zamansız seyahatin kayan tohumları
Come to rest in planes that don't exist
Var olmayan uçaklarda dinlenmeye gelin
Visiting worlds of crystal beauty
Kristalin güzelliğini ziyaret eden dünyalar
Offering dreams so very hard to resist
Karşı koyulamayacak kadar zor rüyalar sunmak
I've seen the past, I've seen the future
Geçmiş gördüm, geleceği gördüm
Beyond dimension and into empty space
Boyutun ötesinde ve boş alana
Finding questions, never answers
Sorular bulma, asla cevap vermeme
Living time behind another face
Başka bir yüzün arkasındaki yaşama süresi