She lifts her skirt up to her knees
Walks through the garden rows with her bare feet, laughing
I never learned to count my blessings
I choose instead to dwell in my disasters
Walk on down the hill
Through the grass grown tall and brown
And still it's hard somehow to let go of my pain
On past the busted back
Of that old and rusted Cadillac
That sinks into this field collecting rain
Will I always feel this way
So empty, so estranged
Of these cutthroat busted sunsets
These cold and damp white mornings I have grown weary
If through my cracked and dusty dimestore lips
I spoke these words out loud would no one hear me
Lay your blouse across the chair
Let fall the flowers from your hair
And kiss me with that country mouth so plain
Outside the rain is tapping on the leaves
To me it sounds like they're applauding us
The quiet love we make
Will I always feel this way
So empty, so estranged
Well I looked my demons in the eye
Laid bare my chest said do your best, destroy me
See I've been to hell and back so many times
I must admit you kinda bore me
There's a lot of things that can kill a man
There's a lot of ways to die
Yes and some already dead who walk beside you
There's a lot of things I don't understand
Why so many people lie
Well it's the hurt you hide that fuels the fires inside you
Try to align
Türkçe
Boş
Eteğini dizlerinin üzerine kaldırdı
Çıplak ayaklarıyla bahçe aralıklarında yürüyor, kahkaha atarak
Asla iyiliklerimi saymayı öğrenemedim.
Onun yerine yıkımlarda yaşamayı seçtim.
Tepeden aşağı doğru yürümek
Kahverengi ve uzun çimenlerin üzerinde
Ve hala zor, bir yolunu bularak acımı bırakmak
Kırgın geçmişimin üzerinde
Ah bu yaşlı ve paslanmış Cadillac
O bataklıkta bu yağmur koleksiyonunun içinde
Ben daima böyle düşündüm
Çok boş, çok uzaklaşmış
Ah bunlar acımasız, gün batımlarını yakaladılar
Bunlar soğuk ve rutubetli sabahlardı, Ben hep bitkin büyüdüm
Eğer çatlak ve kuru ucuzcu dükkanı dudaklarım sayesinde
Yüksek sesle bazı sözler söyledim, hiç kimse duymayacak
Bluzunu sandalyeye boydan boya ser
İzin ver çiçekler saçlarından dökülsün
ve beni öp şehrin ağzındaki ovada
Dışarda yağmur yapraklara damlıyor
Bana göre bu sesler onların bizi alkışlaması
Sessiz aşkı birlikte yaptık
Ben daima böyle düşündüm
Çok boş, çok uzaklaşmış
Gözlerinde şeytanlarımı gördüm
İçimdekileri açığa vurdum, elinden gelenin en iyisi yap dedi, yık beni.
Bir çok kez cehennemde olduğumu gördüm ve döndüm
Bu beni biraz sıkar itiraf etmeliyim.
Bir çok neden var bir adamı öldürmek için
Ölmek için bir çok yol.
Evet bazen yanında yürüyen zaten ölmüştü.
Bir çok şey var anlamadığım.
Neden bazı insanlar yalan söyler
Senin içindeki ateşin körü içten içe seni acıtır