You should tell me whats buggin you
-Seni neyin rahatsız ettiğini bana söylemelisin
And Imma tell ya bout me
-Ve ben de sana söylerim.
Make a wish and tell me your deepest thoughts
-Bir dilek tut ve söyle bana en derin düşüncelerini
And Imma make it easy
-Ve ben de kolaylaştırayım bu işi.
Make a wish tell me whats buggin you
-Bir dilek tut ve söyle nedir seni üzen?
And Imma tell ya bout me
-Ve ben de sana söylerim.
Make a wish and tell me your deepest thoughts
-Bir dilek tut ve söyle bana en derin düşüncelerini.
And Imma make it easy
-Ve ben de kolaylaştırayım bu işi.
Emotions running wild
-Duygular vahşileşiyor
I could feel it when I'm next to you,
-Yanındayken hissedebiliyorum bunu.
Something's on ya mind
-Aklında bir şey var.
You wanna stay but wont tell me,
-Kalmak istiyorsun ama bana söylemeyeceksin.
its about ya secrecy
-Bu senin sırrınla ilgili.
So what are you tryna hide?
-Neyden saklanmaya çalışıyorsun?
I know what the look means
-Bu bakışın anlamını biliyorum.
You hold my hand so tightly,
-Elimi öyle sıkı tutuyorsun ki
Whenever we say goodbye
-Ne zaman veda etsek.
Standing by the door,
-Kapıda duruyorsun
I could tell you can't take no more
-Artık yapamayacağını söyleyebilirim.
Blow your secret open wide
-Sırrını bırak açığa...
[Chorus]
So maybe if you say it
-Belki bunu söylersen.
Tell me what it is you likeeee (likee)
-Bunun neye benzediğini söylersen bana. (neye)
Baby baby dont be shyyy (shyy)
-Bebeğim çekinme! (çekinme)
Maybe you can spend the nighttt (nii-iii-iightt)
-Belki geceyi geçirebilirsin (geceyi)
If you say it
-Bunu söylersen.
But if you playin (not wit it)
-Ama eğer oynarsan, (olmaz)
Cuz you know what I wanna hear (hearr)
-Çünkü biliyorsun ki duymak istiyorum. (duymak)
Say it, that'll make it more clear (clearr)
-Söyle, bu her şeyi daha da açığa çıkaracak. (açığa)
I need to know how you feel
-Nasıl hissettiğini bilmem gerek
So baby why wont you (say it), say it (say it)
-Bu yüzden bebeğim söylemeyecek misin? Söyle hadi!
[Bridge 1]
Wont', won't you tell me
-Söylemeyecek misin bana?
What, what's going on
-Neler oluyor?
Why, why you waitin' on it
-Neden bekliyorsun?
What you waiting for?
-Neyi bekliyorsun?
Soon you should tell me or I might be gone
-Yakında bana söylemelisin yoksa gitmiş olabilirim.
But I'm here for you baby,
-Ama senin için buradayım bebeğim.
You should put me on
-Beni bununla görevlendirmelisin.
[Verse 2]
I won't shoot you down
-Ümitlerini yıkmayacağım,
Make you feel some kinda way
-Seni iyi hissettireceğim
If you'll be honest with me
-Eğer bana dürüst oluyorsan.
Put away your pride,
-Gururunu koy bir yana.
I can see it in your face
-Yüzünde görebiliyorum bunu
You want me permanently (unh)
-Sürekli beni istiyorsun
Like how i wine when we dancing,
-Biz dans ederken benim içtiğim gibi.
I know how it happened
-Nasıl olduğunu biliyorum
And I'm right here wit you
-Ve burada seninleyim.
But I won't be the first to out myself out there,
-Ama kendini ortaya çıkaran ilk ben olmayacağım.
The feeling is mutual
-Hislerimiz karşılıklı.
But I bet if you
-Ama iddia ediyorum ki sen...
[Chorus]
Say it
-Söyle!
Tell me what it is you likeeee (likee)
-Bunun neye benzediğini söylersen bana. (neye)
Baby baby dont be shyyy (shyy)
-Bebeğim çekinme! (çekinme)
Maybe you can spend the nighttt (nii-iii-iightt)
-Belki geceyi geçirebilirsin (geceyi)
If you say it
-Bunu söylersen.
But if you playin (not wit it)
-Ama eğer oynarsan, (olmaz)
Cuz you know what I wanna hear (hearr)
-Çünkü biliyorsun ki duymak istiyorum. (duymak)
Say it, that'll make it more clear (clearr)
-Söyle, bu her şeyi daha da açığa çıkaracak. (açığa)
I need to know how you feel
-Nasıl hissettiğini bilmem gerek
So baby why wont you (say it), say it (say it)
-Bu yüzden bebeğim söylemeyecek misin? Söyle hadi!
Your eyes steady talking
-Gözlerin devamlı konuşuyor
And your tryna fight it
-Ve sen onlarla çatışıyorsun.
But some things baby are not worth hiding
-Ama bebeğim bazı şeyler saklamaya değmez.
And we can find heaven,
-Ve biz cenneti bulabiliriz
If we go look together
-Gidip birlikte bakarsak.
So won't, won't you tell me,
-Bu yüzden söylemeyecek misin bana?
And get it off your chest
-Ve bunu göğsünden atmayacak mısın?
[Chorus]
So maybe if you say it
-Belki bunu söylersen.
Tell me what it is you likeeee (likee)
-Bunun neye benzediğini söylersen bana. (neye)
Baby baby dont be shyyy (shyy)
-Bebeğim çekinme! (çekinme)
Maybe you can spend the nighttt (nii-iii-iightt)
-Belki geceyi geçirebilirsin (geceyi)
If you say it
-Bunu söylersen.
But if you playin (not wit it)
-Ama eğer oynarsan, (olmaz)
Cuz you know what I wanna hear (hearr)
-Çünkü biliyorsun ki duymak istiyorum. (duymak)
Say it, that'll make it more clear (clearr)
-Söyle, bu her şeyi daha da açığa çıkaracak. (açığa)
I need to know how you feel
-Nasıl hissettiğini bilmem gerek
So baby why wont you (say it), say it (say it)
-Bu yüzden bebeğim söylemeyecek misin? Söyle hadi!
Your eyes steady talking
-Gözlerin devamlı konuşuyor
And your tryna fight it
-Ve sen onlarla çatışıyorsun.
But some things baby are not worth hiding
-Ama bebeğim bazı şeyler saklamaya değmez.
And we can find heaven,
-Ve biz cenneti bulabiliriz
If we go look together
-Gidip birlikte bakarsak.
So won't, won't you tell me,
-Bu yüzden söylemeyecek misin bana?
And get it off your chest
-Ve bunu göğsünden atmayacak mısın?
[Chorus]
Say it
-Söyle!
Tell me what it is you likeeee (likee)
-Bunun neye benzediğini söylersen bana. (neye)
Baby baby dont be shyyy (shyy)
-Bebeğim çekinme! (çekinme)
Maybe you can spend the nighttt (nii-iii-iightt)
-Belki geceyi geçirebilirsin (geceyi)
If you say it
-Bunu söylersen.
But if you playin (not wit it)
-Ama eğer oynarsan, (olmaz)
Cuz you know what I wanna hear (hearr)
-Çünkü biliyorsun ki duymak istiyorum. (duymak)
Say it, that'll make it more clear (clearr)
-Söyle, bu her şeyi daha da açığa çıkaracak. (açığa)
I need to know how you feel
-Nasıl hissettiğini bilmem gerek
So baby why wont you (say it), say it (say it)
-Bu yüzden bebeğim söylemeyecek misin? Söyle hadi!