He said "Son, have you seen the world?
Well, what would you say if I said that you could?
Just carry this gun and you'll even get paid."
I said "That sounds pretty good."
Bir adam dedi ki, 'evlat, dünyayı gördün mü ?
Peki, ne söylerdin ? Eğer yapabiliceğini söyleseydin
Sadece taşı bu silahı ücretini alıcaksın
'' Kulağa hoş geliyor'' dedim.
Black leather boots
Spit-shined so bright
They cut off my hair but it looked alright
We marched and we sang
We all became friends
As we learned how to figh
Siyah deri çizmeler...
Cilalanmış parlak
Saçımı kestiler fakat hala iyi görünüyordu.
Koştuk ve söyledik hepimiz arkadaş olmuştuk
Mücadele etmeyi öğrenirken
A hero of war
Yeah that's what I'll be
And when I come home
They'll be damn proud of me
I'll carry this flag
To the grave if I must
Because it's a flag that I love
And a flag that I trust
Bir Savaş Kahramanı!
Evet işte ne olacağımız...
Ve eve geldiğimizde kahretsin benimle gurur duyacaklar
Bu bayrağı taşıyacağım gerekirse mezara kadar
Çükü bu benim sevdiğim bayrak
Ve bu benim güvendiğim bayrak
I kicked in the door
I yelled my commands
The children, they cried
But I got my man
We took him away
A bag over his face
From his family and his friends
Kapıyı tekmeledim
Emrimdekilere seslendim
Çocuklar, onlar ağlıyordu ama adamımı buldum
Onu uzaklaştırdık, yüzüne çuval geçirdik
Onun ailesinden ve arkadaşlarından
They took off his clothes
They pissed in his hands
I told them to stop
But then I joined in
We beat him with guns
And batons not just once
But again and again
Onlar onun kıyafetlerini çıkardılar
Onun elini pislettiler
Durmalarını söyledim
Ama sonra bende katıldım
Onları silahlarla yendik
Ve ilk kez sadece sopalar değildi
Ama tekrar ve tekrar
A hero of war
Yeah that's what I'll be
And when I come home
They'll be damn proud of me
I'll carry this flag
To the grave if I must
Because it's a flag that I love
And a flag that I trust
Bir Savaş Kahramanı!
Evet işte ne olacağımız...
Ve eve geldiğimde kahretsin benimle gurur duyacaklar
Bu bayrağı taşıyacağım gerekirse mezara kadar
Çünkü bu benim sevdiğim bayrak
Ve bu benim güvendiğim bayrak
She walked through bullets and haze
I asked her to stop
I begged her to stay
But she pressed on
So I lifted my gun
And I fired away
Bir kız mermilerin ve sisin içinden yürüdü
Durmasını söyledim
Yerinde kalması için yalvardım
Ama o karşı geldi...
O yüzden silahımı çıkardım
Ve ateş ettim.
The shells jumped through the smoke
And into the sand
That the blood now had soaked
She collapsed with a flag in her hand
A flag white as snow
Ve mermiler sisin içine atladı
Ve kumun içine, o şimdi kan içinde
O kız elinde bayrakla birlikte yıkıldı
Bir bayrak kar kadar beyaz
A hero of war
Is that what they see
Just medals and scars
So damn proud of me
And I brought home that flag
Now it gathers dust
But it's a flag that I love
It's the only flag I trust
Bir Savaş Kahramanı!
Onların ne gördükleri sadece madalyalar ve yara izleri
Kahretsin bu yüzden benimle gurur duyuyorlar
Ve bayrağı eve getirdim
Şimdiz tozlanmaya başladı
Ama bu benim sevdiğim bayrak
Güvendiğim tek bayrak...
He said, "Son, have you seen the world?
Well what would you say, if I said that you could?"
Bir adam dedi ki , ''Evlat , dünyayı gördün mü ?'Peki, Ne söylerdin ?
Eğer yapabiliceğini söyleseydim