Hey mama, when you leave
Hey anne, gittiğinde
Don't leave a thing behind
Arkanda bir şey bırakma
I don't want nothin
Hiçbirşey istemiyorum
I can't use nothin
Hiçbirşeyi kullanamam
Take care into the hall
Hole iyi bak
And if you see my friends
Ve arkadaşlarımı görürsen
Tell them I'm fine
İyi olduğumu söyle onlara
Not using nothin
Bir şey kullanmıyorum
Almost burned out my eyes
Gözlerimi yaktı neredeyse
Threw my ears down to the floor
Yere kulaklarımı koydum
I didn't see nothin
Bir şey görmedim
I didn't hear nothin
Bir şey duymadım
I stood there like a block of stone
Bir taş yığını gibi durdum orda
Knowin' all I had to know
Bilmem gerekeni bilerek
And nothin' more
Ve daha fazlası olmadan
Man, that's nothin
Dostum, hiçbir şey bu
As brothers our troubles are
Kardeşler sorunlarımızken
Locked in each others arms
Kollarımızın arasında kaldık
And you better pray
Ve dua etsen iyi
They never find you
Seni asla bulamazlar
Your back ain't strong enough
Sırtın yeterince güçlü değil
For burdens doublefold
Yükleri kaldırman için
They'd crush you down
Seni ezer geçerler
Down into nothin
Hiçbir şeye
Being born is going blind
Doğmak kör oluyor
And buying down a thousand times
Ve bin kere alarak
To echoes strung
Yankıların gerilmesi için
On pure temptation
Saf baştan çıkarma
Sorrow and solitude
Hüzün ve yalnızlık
These are the precious things
Bunlar değerli şeyler
And the only words
Ve tek kelimeler
That are worth rememberin
Hatırlanmaya değerler
Bu çeviri, ceviri.alternatifim.com'a aittir.