We skipped the light Fandango
And turned cartwheels across the floor
I was feeling kind of seasick
But the crowd called out for more
The room was humming harder
As the ceiling flew away
When we called out for another drink
The waiter brought a tray
And so it was that later
As the miller told his tale
That her face at first just ghostly
Turned a whiter shade of pale
She said "There is no reason...
And the truth is plain to see"
But I wandered through my playing cards
And would not let her be
One of sixteen vestal virgins
Who were leaving for the coast
And although my eyes were open
They might just as well have been closed
And so it was that later
As the miller told his tale
That her face at first just ghostly
Turned a whiter shade of pale
Solgunluğun Beyaz Gölgesi
Işığı es geçtik Fandango
Ve tekerlekler döndü zeminde
Deniz tutuyor gibi hissettim
Ama kalabalık dahasını istedi
Oda epey gürültülüydü
Tavan uçup giderken
Biz bir içki daha isterken
Garson tepsiyi getirdi
Bir hayli geç olmuştı
Değirmenci hikayesini anlatırken
'Yüzü yorgundu ilk başta
Sonra beyaz gölgesi gibi oldu solgunluğun
"Bir sebebi yok" dedi
"Gerçek kolayca görülebilir"
Ama kartlarımı oynadım ve
Vesta'nın onaltı bakiresinden biri olmasına *
İzin vermedim
Kıyıdan ayrılan
Her ne kadar gözlerim açık olsaydı da
O sıra kapalı olsalardı daha iyi olacakmış
Bir hayli geç olmuştı
Değirmenci hikayesini anlatırken
'Yüzü yorgundu ilk başta
Sonra beyaz gölgesi gibi oldu solgunluğun