Ever tried to reach for something
-Birşeyi almak için her denemeyi yaptım.
But it's someone else's dream?
-Ama bu bir başkasının rüyası mı?
Every step that you take forward
-Yol aldığın her basamak
Takes you right back where you've been
-Seni olduğun yerden doğruya götürür.
And then when you least expect it
-Ve sonra bunu açıkladığında
And you tried about everything
-Ve bununla ilgili herşeyi denediğinde
Somebody hears your opinion
-Birisi senin fikirlerini duyar.
Somebody cares what you say
-Birisi dediklerini umursar.
You woke me up
-Beni uyandırdın
No longer tired
-Yorgunluk yok!
With you I feel inspired
-Seninleyken kendimi çok ilham dolu hissediyorum.
You helped me find my fire (uh)
-Ateşimi bulmama yardım ettin.
You're the new classic
-Sen yeni klasiksin.
You're the new PYT*
-Yeni genç tatlı şeysin.
Stands for paid, young and taking on the world
-Hüzne dayan, gençsin ve dünyayı alıyorsun
From the driver's seat
-Şöför koltuğundan.
You look so classic, fantastic
-Çok klasik görünüyorsun, fantastik...
When you own that floor
-Kendini zemine bıraktığında
Bring the beat back once more
-Ritmi artırıyorsun.
Let me see you do that, oh
-Görmeme izin ver, bunu yaparsın.
Tryin' to do it right
-Bunu doğru yapmaya çalış!
Ain't no rehearsal, it's your life
-Provaya gerek yok, bu senin hayatın!
When you're doing this crazy dance
-Bu çılgın dansı yaparken...
Cuz you're makin these crazy plans
-Çünkü sen bu çılgın planları yapıyorsun.
Because this is not a test
-Çünkü bu bir test değil.
You put in work to be the best (oh)
-En iyi işini ortaya koyarsın!
It's a classic take on a brand new game
-Bu bir klasik, yeni bir marka oyun olur.
Before the needle drops,They're gonna know your name
-Pusula düşmeden önce, onlar senin adını öğrenecekler.
When it gets old don't lose the love
-Zman geçince sevgini kaybetme!
You're cold I'll warm you up (you up)
-Soğuksun, seni ısıtacağım!
Your fire's hot enough, enough, enough, enough, enough
-Ateşin yeterince sıcak, yeterince...
You're the new classic
-Sen yeni klasiksin.
You're the new PYT *
-Yeni küçük tatlı şeysin.
Stands for paid, young and trying everything
-Acıya dayan, gençsin ve herşeyi deniyorsun.
Just to touch your dreams
-Sadece hayallerine dokunmak için!
You look so classic, fantastic
-Çok klasik görünüyorsun, fantastik...
-Kendini zemine bıraktığında
Bring the beat back once more
-Ritmi artırıyorsun.
Let me see you do that, oh
-Görmeme izin ver, bunu yaparsın.
It's become so hard
-Bu çok zor olmaya başlıyor
For me to be surprised
-Benim için şaşırtıcı.
You're bringin back the real me
-Gerçek beni geri getiriyorsun.
No judgement in your eyes
-Gözlerinde yargı yok!
Cuz when I dance with you
-Çünkü seninle dans ettiğimde
It's how I speak the truth
-Gerçekleri söylüyorum
It's just classic when we met
-Biz tanıştığımızda bu klasik birşeydi.
And how you made me move
-Ve sen beni hareket ettiriyorsun.
You're the new classic
-Sen yeni klasiksin.
You're the new PYT*
-Yeni genç tatlı şeysin.
Stands for paid, young and taking on the world
-Hüzne dayan, gençsin ve dünyayı alıyorsun
From the driver's seat
-Şöför koltuğundan.
You look so classic, fantastic
-Çok klasik görünüyorsun, fantastik...
When you own that floor
-Kendini zemine bıraktığında
Bring the beat back once more
-Ritmi artırıyorsun.
You're the new classic
-Sen yeni klasiksin.
You're the new PYT*
-Yeni genç tatlı şeysin.
Stands for paid, young and taking on the world
-Hüzne dayan, gençsin ve dünyayı alıyorsun
From the driver's seat
-Şöför koltuğundan.
You look so classic, fantastic
-Çok klasik görünüyorsun, fantastik...
When you own that floor
-Kendini zemine bıraktığında
Bring the beat back once more
-Ritmi artırıyorsun.
Let me see you do that
-Bunu yap ve seni görmeme izin ver.
You're the new classic
-Sen yeni klasiksin.
You're the new PYT*
-Yeni genç tatlı şeysin.
Stands for paid, young and you took the chance to believe in me
-Hüzne dayan, gençsin ve bana inanmak için bir şans aldın.
You're the new classic, fantastic
-Sen yeni klasiksin, fantastiksin...
When you own that floor
-Kendini zemine bıraktığında
Bring the beat back once more
-Ritmi artırıyorsun.
Let me see you do that
-Seni göremem izin ver, bunu yaparsın!
*PYT: Pretty Young Thing: Sevimli Genç Şey