-(Yo', man) Yo(sen,adamım) sen
-(Open up, man)
(Açıkça konuş,adamım)
-What do you want, man?
Ne istiyorsun adamım?
-(My girl just caught me)
Kız arkadaşım az önce beni yakaladı
-You let her catch you?
Onun seni yakalamasına izin mi veriyorsun?
-(I don't know how I let this happen)
Bunun olmasına nasıl izin verdiğimi bilmiyorum
-With who?
Kiminle beraber?(yakaladı)
-(The girl next door, you know) Man
Kapı komşusu kızla,biliyorsun adamım
-(I don't know what to do)
Ne yapmalı bilmiyorum
-Say it wasn't you
Sen olmadığını söyle(o ben değildim de)
-(Alright)
Tamam
Honey came in and she caught me red-handed
Sevgilim içeri girdi ve beni suçüstü yakaladı
Creeping with the girl next door
Kapı komşusu kızla birlikte sessizce hareket ederek
Picture this, we were both butt naked,
Görüntü şöyleydi:ikimizin de poposu açık
Banging on the bathroom floor
Banyonun zemininde cinsel ilişkiye giriyorduk
How could I forget that I had given her an extra key
Sevgilime yedek bir anahtar verdiğimi nasıl unutabildim?
All this time she was standing there
Bütün bu zaman boyunca sevgilim orada bekliyordu
She never took her eyes off me
Gözlerini asla benden ayırmadı
How you can grant the woman access to your villa
Kadının villana girişine nasıl razı olabilirsin?
Trespasser and a witness while you cling to your pillow
Yastığına sarılırken izinsiz girmiş ve bir şahit…
You better watch your back before she turn into a killer
(Bu,izinsiz giren şahit)katil olmadan önce en iyisi arkana dikkat etmen
Best for you and the situation not to call the beaner
Senin durumun için en iyisi (o) Meksikalı göçmeni aramaman
To be a true player you have to know how to play
Gerçek bir oyuncu olmak için nasıl oynayacağını bilmelisin
If she say a night, convince her say a day
Eğer kadın (bir şeye) 'kara' diyorsa onu 'ak'demeye ikna et
Never admit to a word when she say makes a claim
Kadın bir istekte bulunacağını söylediğinde bir kelimesine izin verme
And you tell her: baby no way
Ve ona'bebeğim çaresi yok'dersin
-But she caught me on the counter
Ama sevgilim beni tezgahta yakaladı
-(It wasn't me)
O ben değildim
-Saw me bangin' on the sofa
Holde beni sevişirken gördü
-(It wasn't me)
O ben değildim
-I even had her in the shower
Duşta bile o kadınla ilişkiye girdim
-(It wasn't me)
O ben değildim
-She even caught me on camera
Sevgilim beni kamerada bile yakaladı
-(It wasn't me)
O ben değildim
-She saw the marks on my shoulder
Omuzumdaki lekeyi(izi) gördü
-(It wasn't me)
O ben değildim
-Heard the words that I told her
Ona söylediğim kelimeleri duydu
-(It wasn't me)
O ben değildim
-Heard the scream get louder
Daha da yükselen çığlığı duydu
-(It wasn't me)
O ben değildim
She stayed until it was over
İş(sevişmemiz) bitinceye kadar bekledi
Honey came in and she caught me red-handed
Creeping with the girl next door
Kapı komşusu kızla birlikte sessizce hareket ederek
Sevgilim içeri girdi ve beni suçüstü yakaladı
Picture this, we were both butt naked,
Görüntü şöyleydi: ikimizin de poposu çıplak
Banging on the bathroom floor
Banyonun zemininde sevişiyorduk
I had tried to keep her
Sevgilimi idare etmeye çalışmıştım
From what she was about to see
Neden sevgilim beni görmek üzereydi
Why should she believe me when I told her it wasn't me
O ben değildim dediğimde neden bana inanmalı
Make sure she knows it's not you
Emin ol sevgilin biliyor,o sen değilsin
And lead her on the right prefix
Doğru bir ünvanla ona yol göster
Whenever you should see her make the giggolo flex
Sevgilini her gördüğünde ona jigolo davranışı sergile
As funny as it be by you,
Senin için ne kadar eğlenceli olurs olsun
it not that complex
O kadar karmaşık değil
Seeing is believing so you better change your specs
Görmek inanmaktır bu nedenle en iyisi gözlüğünü değiştirmendir
You know she not gonna be worrying bout things from the past
Biliyorsun ki sevgilin geçmişteki şeyler için endişelenmeyecek
Hardly recollecting and then she'll go to noontime mass
Güçlükle hatırlacayak ve sonra öğlen ayinine gidecek
Wait for your answer, go over there
Cevabını bekliyor,oraya git
But if she pack a gun you know you better run fast
Ama bir silah taşıyorsa biliyorsun en iyisi hızlı koşmandır
Gonna tell her that I'm sorry for the pain that I've caused
Sebep olduğum üzüntü için sevgilime üzgün olduğumu söyleyeceğim
I've been listening to your reasoning
Senin mantığına kulak veriyorum
It makes no sense at all
Bu(düşüncelerin) hiç de mantıklı değil
We should tell her that I'm sorry
Sevgilime üzgün olduğumu söylemeliyiz
for the pain that I've caused
Sebep olduğum üzüntüden dolayı
You may think that you're a player
Bir oyuncu olduğunu düşünebilirsin
But you're completely lost
Ama tamamen mahvolmuşsun(kendini kaybetmişsin)
That's why I sing
İşte bunun için şarkı söylerim