We (we) are (are) better off as long as we are cheaters, cheaters
Out (out) of (of) seeing your bad behavior, falling deeper, deeper
I lack in trust of emotions
Lost my sense of devotion
'Cause you're not what I need
And you feed all the lies in my head
Still you never get me nowhere
Lack of emotions
Once (once) I (I) thought that you and I might have a chance, chance
Heart (heart) beats (beats), promises of honesty won't last, never last
I lack in trust of emotions
Lost my sense of devotion
'Cause you're not what I need
And you feed all the lies in my head
Still you never get me nowhere
Lack of emotions
Why do you fly and go this way?
I never asked of you to come and save me
Maybe I will die alone
But I won't have to bother once I'm gone
I lack in trust of emotions
Lost my sense of devotion
'Cause you're not what I need
And you feed all the lies in my head
Still you never get me nowhere
Lack of emotions
Biz daha da iyiyiz,hilekarlar olduğumuz sürece,hilekarlar
Kötü tavrını görmek dışında,daha derine düşüyorsun,daha da derine
Duygularıma güvenmiyorum
Sadakat duygumu kaybettim
Çünkü ihtiyacım olan şey değilsin
Ve kafamın içindeki tüm yalanları beslemene rağmen
Hala beni bir yerlere götürmüyorsun
Duygusuzluk
Bir zamanlar (bir zamanlar) ben (ben) senin ve benim bir şansımız olabileceğini düşünmüştüm,şansımız
Kalp (kalp) atışları (atışları), dürüstlük vaatleri bitmeyecek,asla bitmeyecek
Duygularıma güvenmiyorum
Sadakat duygumu kaybettim
Çünkü ihtiyacım olan şey değilsin
Ve kafamın içindeki tüm yalanları beslemene rağmen
Hala beni bir yerelere götürmüyorsun
Duygusuzluk
Neden uçup bu yönden gidiyorsun?
Senden asla gelmeni ve beni kurtarmanın istemedim
Belki de yalnız ölürüm
Fakat ölmeden önce seni rahatsız etmet zorunda kalmayacağım
Duygularıma güvenmiyorum
Sadakat duygumu kaybettim
Çünkü ihtiyacım olan şey değilsin
Ve kafamın içindeki tüm yalanları beslemene rağmen
Hala beni bir yerlere götürmüyorsun
Duygusuzluk