Is your jewelery still lost in the sand
Out on the coast, or rushed into the brine?
You left your rings on the shoreline
So you wouldn't lose them swimming in the shallows
A plastic shovel, soft sweaty children far from home
On vacation not unlike your very own
And the Captain Howdy lit upon my shoulder
And he left me with sulfur and rooms full of headaches
I fell in with snakes in the poisoned ranks of strangers
Please send me more yellow birds for the dim interior
Will my pony recognize my voice in hell?
Will he still be blind, or do they go by smell?
Will you promise not to rest me out at sea
But on a fiery river boat that's rickety?
I'll never find my pony along the rolling swell
A muddy river or a lake would do me well
With hints of amber sundowns and moody thunderstorms
A sunken barge's horns, with the cold rusty bells
Hâlâ kumda kayıp mı mücevherin
Deniz kıyısında, ya da deniz içine atılmış?
Yüzüklerini kıyı şeridinde bıraktın
Sığ sularda yüzerken kaybetmezsin öyleyse onları
Bir plastik kürek, sevgi dolu tatlı çocuklar evlerinden uzak
Yolculukta senden farklı değiller
Ve Kaptan Howdy omzumun üzerinde sızdı
Ve beni sülfürle ve baş ağrısı dolu odalarla bıraktı
Yabancıların zehirli saflarına yılanlarla düştüm
Lütfen daha fazla sarı kuş gönder bana loş içerisi için
Midillim tanıyacak mı sesimi cehennem de?
Hâlâ kör mü olacak, yoksa kokuyla mı gidecekler?
Söz verecek misin bana gömülü kalmayayım denizde
Ki ateşli, çürük bir kayığın üzerinde?
Midillimi bulamayacağım asla yuvarlanan kabartı boyunca
Bir çamurlu göl veya bir nehir beni iyi yapacaktı
Aksi fırtınalarla ve kehribar rengi gün batımının izleriyle
Bir batık mavnanın* boruları, soğuk paslı çanlarıyla