Oh, lift up your head, boy
Oh, kaldır başını oğlum
Don't play pretend dead on the floor
Yerde ölü taklidi yapma
Now Harryhausen conceived from a cauldron
Şimdi Harry hausen bir kazandan tasarlandı
Wielding Olympus with eyes on the shore
Kıyıda gözleriyle olympusu kullanarak
There's nothing
Hiçbir şey yok
There's nothing
Hiçbir şey yok
Oh, show me the flow of my life
Oh, bana hayatımın akışını göster
Bound by Acrisius bronzed from the skylight
Acrisius tarafından bronzlaşmış aydınlığa bağlı
Seeking the oracle's eyes in the night with a sigh
Kahinin gözlerini gece iç çekişle arayarak
Seriphos greets us with moments of silence
Seriphos bizi sessizlik anlarıyla karşılıyor
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta ?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta ?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta ?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta ?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
Who will arrange my great escape?
Kim benim büyük kaçışımı ayarlayacak
Hopelessly I have been torn from this outrage
Umutsuzca, bu öfkeden kopuyorum
Tossing and turning uneasy it cost me the cross
Savurma ve huzursuza dönme bana haç'a mal oldu
Am I at rest or resigned in my chaos?
Dinleniyor muyum yoksa kaosumdan istifa mı ediyorum?
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
There's nothing
Hiçbir şey yok
How far away?
Ne kadar uzaklıkta ?
There's no place like home
Ev gibi hiçbir yer yok
There's something
Bir şeyler var
And it's the light on your hand
Ve bu elindeki ışık
There's something
Bir şeyler var
And it's the touch of my wristband
Ve bu bilekliğimin dokunuşu
There's one thing
Tek bir şey var
And it's the weight of our wish
Ve bu dileklerimizin ağırlığı
There's one thing
Tek bir şey var
And it's our very first kiss
Ve bu bizim ilk öpücüğümüz.