If I could hold you close
Eğer seni yakında tutabilseydim
Like you were never gone
Sanki hiç gitmemişsin gibi
If I could hear your voice
Eğer sesini duyabilseydim
You'd tell me to be strong
Bana güçlü olmamı söylerdin
But sometimes
Fakat bazen
I just can't
yapamıyorum
I just don't understand
anlamıyorum
Why you had to go
neden gitmek zorunda olduğunu
Why you had to go
neden gitmek zorunda olduğunu
I guess I'll never know
tahminimce hiç bilemeyeceğim
Ain't it funny how you think
nasıl düşündüğün komik değil mi
You're gonna be OK
iyi olacaksın
Till you remember things ain't never
hatırlayana kadar
Gonna be the same again
bazı şeylerin asla tekrar aynı olmayacağını
(same again)
Ain't it crazy how you think
nasıl düşündüğün çılgınca değil mi
You've got your whole life planned
bütün hayatını planlamıştın
Just to find that it was never ever
asla ve hiçbir zaman bulmak için
In your hands
ellerinde
(in your hands)
Change
If I could get to you
eğer seni elde edebilseydim
I'd be there in a minute
bir dakikada orda olurdum
My world don't make no sense
dünyam bir anlam ifade etmiyor
Not without you in it
içinde sen olmadan
And sometimes
ve bazen
I just cry
sadece ağlarım
Can't say I
söylemiyorum
Don't know why
bilmiyorum neden
But why'd you have to go?
Fakat neden gitmek zorundaydın?
(why'd you have to go?)
(Neden gitmek zorundaydın?)
And leave me here alone
Ve beni burda yalnız bırak
(and leave me here alone)
(Ve beni burda yalnız bırak)
Ain't it funny how you think
nasıl düşündüğün komik değil mi
You're gonna be OK
iyi olacaksın
Till you remember things ain't never
hatırlayana kadar
Gonna be the same again
bazı şeylerin asla tekrar aynı olmayacağını
(same again)
Ain't it crazy how you think
nasıl düşündüğün çılgınca değil mi
You've got your whole life planned
bütün hayatını planlamıştın
Just to find that it was never ever
asla ve hiçbir zaman bulmak için
In your hands
ellerinde
(in your hands)
(ellerinde)
Change
değiş
You don't see it coming
Geldiğini görmüyorsun
Change
değişeceğini
When the future comes knocking
gelecek kapıyı çalmaya gelince
It changed
o değişmişti
It can make you and break you too
seni yaratabilir ve kırabilir de
You just have to make it through
sadece elde etmek zorundasın
(You just have to make it through)
(sadece elde etmek zorundasın)
Ain't it funny how you think
nasıl düşündüğün komik değil mi
You're gonna be OK
iyi olacaksın
Till you remember things ain't never
hatırlayana kadar
Gonna be the same again
bazı şeylerin asla tekrar aynı olmayacağını
(same again)
Ain't it crazy how you think
nasıl düşündüğün çılgınca değil mi
You've got your whole life planned
bütün hayatını planlamıştın
Just to find that it was never ever
asla ve hiçbir zaman bulmak için
In your hands
ellerinde
(in your hands)
Change
değiş
Change, change
Değiş, değiş
Change, change
Değiş, değiş
Change
değiş