Got it hit down
Vuruldum
spot knock inside a spider
Örümceğin içinde bir nokta var
says: "That's love yeah, yeah, yeah, yeah!"
"Bu aşk evet evet evet " diyen
"That's love yeah, yeah, yeah, yeah!"
"Bu aşk evet evet evet "
says: "That's love - All know it
"Tek bildiğim aşk bu
TV, teeth, feet, peace, feel it...
Televizyon, dişler, ayaklar, barış, hisset...
"That's love yeah, yeah, yeah, yeah!"
"Bu aşk evet evet evet "
"That's love yeah, yeah, yeah, yeah!"
"Bu aşk evet evet evet "
like the fall that brings me to
Beni buraya getiren düşüş gibi
I like the fall that brings me to
Beni buraya getiren düşüşü seviyorum
I like the cord around sinew
Kirişin etrafındaki bağı seviyorum
I make a cord around sinew
Kirişin etrafındaki bağı yapıyorum
Duck, the way to least is less
Ördek, en azı yapmak daha az
The deep craving of the metal west
Metal batının derince oyulması
'ell tomorrow's rain and test
Yarının yağmuru ve testi
'ell tomorrow's rain and test
Yarının yağmuru ve testi
Love an empty sun and guess
Aşk bir boş güneş ve tahminimce
Love an empty sun and guess
Aşk bir boş güneş ve tahminimce
dimples dangerous and blessed
Gamzeler tehlikeli ve güzel
Heaving, arriving, tinkling
Kaldırıyor, varıyor, çınlıyor
mingling jets and statuettes
Karışan jetler ve heykeller
seething wet we meeting fleck
ıslakça kaynıyor, benekte buluşuyoruz
seething wet we meeting fleck
ıslakça kaynıyor, benekte buluşuyoruz
lines and winds and crib and half
Çizgiler ve rüzgarlar ve beşik ve yarı
each fair day I give you half
Her adil gün sana yarısını veriyorum
of each fair day I give you half
Her adil gün sana yarısını veriyorum
I look into your eyes and you,
Gözlerinin içine bakıyorum ve sen
flathe in the sun for you...
Güneştesin...
Bam, spastic, tactile engine
Bom, spastik, dokunma motoru
heaving, crackle, slinky, dormy, roofy, wham
kaldırıyor, kırık, sinsi, dormi, damlı, vuruş
I'll have them, fried bloke
Onlar benim olacak, kızarmış blok
broken jardy, cardy, smoocho, moocho, paki, pufftle
Kırık jardi, kart gibi, öpücüklü, möpücüklü, paki, pofuduk
sploshette moxy, very smelly,
Sıçrayan maksi, çok kokuşkan
cable, gable, splintra, channel
Kanal, üçgen çatı, splintra, kanal
top the seam he's taken off
Dikiş topu, yola çıktı
rats, rats lay down flat
Sıçanlar, sıçanlar odamda
we don't need you, we act like that
İhtiyacımız yok size, öyle davranıyoruz
and if you think you're un-loved
Ve sevilmediğinizi sanıyorsanız
then we know about that...
Bir bakalım o zaman...
yes, yes, yes, yes, lay down flat!
Evet evet yatın odama!!
Bu çeviri, ceviri.alternatifim.com'a aittir.