She didn't have a reason to go
Gitmek için bir nedeni yoktu
She didn't have a reason to stay either way
Her şekilde kalmak içinde bir sebebi yoktu
She didn't tell anyone by the first reason
İlk nedenden kimseye bahsedemedi
She looked at her keys and found a reason to run
Anahtarlarına baktı ve kaçmak için ber neden buldu
And time stands still when you're nowhere bound
Ve zaman durur hiçbir yere bağlı olmadığında
But I understand it somehow
Ama bir şekilde bunu anlıyorum
If I could drive all night
Eğer tüm gece sürersem
Would I find my peace of mind
Aklımdaki huzuru bulabilirim
Would it be a million miles of cold white lights
Soğuk beyaz ışıklarda bir milyon mili bile bulsa
And unfamiliar exit signs
Ve tanınmadık çıkış işaretleri bile olsa
I'd just drive on by
Sadece sürüp geçebilirim
Just south of knowing why
Nedenini bilmeyerek sadece güneye
I didn't really know her that well but I could tell
Onu gerçekten tanımak istemiyorum ama söyleyebilirim ki
That her smile was only something to hide behind
Onun gülümseyişinde sadece saklanmış birşeyler var
She felt so out of touch ‘cause she just felt too much
Dokunuşun çok dışında hissetti çünkü sadece çok fazlasını hissetti
And you don't know what you want' nothing's ever enough
Ve hiçbirşeyin hiç yeterli olmadığını istediğini bilmiyorsun
And time stands still when you're nowhere bound
Ve zaman durur hiçbir yere bağlı olmadığında
That's where I'm headed right now
Şu anda başımı koyduğum yer burası
If I could drive all night
Eğer tüm gece sürersem
Would I find my peace of mind
Aklımdaki huzuru bulabilirim
Would it be a million miles of cold white lights
Soğuk beyaz ışıklarda bir milyon mili bile bulsa
And unfamiliar exit signs
Ve tanınmadık çıkış işaretleri bile olsa
I'd just drive on by
Sadece sürüp geçebilirim
Just south of knowing why
Nedenini bilmeyerek sadece güneye
I don't have a plan
Bir planım yok
I don't have a map
Bir haritam yok
I don't even know if
Hiç bilmiyorum
I'm ever coming back
Geri dönüp dönmeyeceğimi
I don't have a when and I don't have a where
Bir zamanım yok ve bir yerim yok
I don't even know if I'll know when I'm there
Hiç bilmiyorum orada olduğumda bileceklerimi