got a letter from a messenger,
birulaktan mektup aldım
i read it when it came.
Geldiğinde onu okudum
it said that you were wounded,
senin yaralı olduğun yazıyordu
you were bound and chained.
Bağlanmış ve zincirlenmiştin
you were ravaged, you were handled,
yağmalanmıştın, ele geçirilmiştin
you were poisoned, you were pained...
zehirlenmiştin, incinmiştin.
oh no...
oh hayır...
you were naked, you were shamed.
Çıplaktın, utanmıştın.
you could almost touch heaven,
neredeyse cennete değebilirdin
right there in front of you.
Tam orada önündeydi
liberty just slipped away on us,
özgürlük bizden kayıp gitti öylece
now there's so much work to do.
Şimdi yapılacak çok şey var
oh, the door that closes tightly,
oh, çok sıkı kapanan bu kapı
is the door that can swing wide,
ardına dek açabileceğimiz kapıdır
oh no...not expecting to collide
oh hayır...çarpışmayı beklemiyorum
for a minute i let my guard down,
bir dakikalığına gardımı indirdim
not afraid to be found out.
Bulunmaktan korkmadan
completely forgot, dear,
tamamen unuttum, aşkım
what our fears were all about.
Korkularımız ne olduğunu
oh no...there's no need to be without.
Oh hayır...onsuz olmaya gerek yok
if there's a chance, i would take it.
Eğer bir şans varsa, onu kullanacağım
this desire i can't kill.
Yok edemediğim bu arzu
take my heart, please don't break it.
Kalbimi al, lütfen kırma onu
i will crawl to your foothill.
Dağ eteğindeki tepelerine sürüneceğim
i'm frightened, but i'm coming.
Korkuyorum, ama geliyorum.
please, baby, please lay still.
Lütfen, bebek, lütfen sakin yatır.
oh no...i'm not coming for the kill. (x3)
oh hayır...yok etmeye gelmiyorum.