It makes no difference where I turn
Ne yöne baktığımın önemi yok
I can't get over you and the flame still burns
Seni unutamadım ve aşkın alevi hala çok
It makes no difference, night or day
Gece ya da gündüz olmasının önemi yok
The shadow never seems to fade away
Üstümdeki bu karanlığın açılacağı yok
And the sun don't shine anymore
Ve güneş artık hiç parlamıyor
And the rains fall down on my door
Ve yağmur kapımı çalmıyor
These old love letters
Bu eski aşk mektuplarını
Well, I just can't keep
Artık saklayamam
Just like the gambler says:
Kumarbazın dediği gibi
"Read 'em and weep"
Bakıp ağlayamam
And the dawn don't rescue me no more
Ve günbatımı artık beni kurtarmıyor
Without your love, I'm nothing at all
Senin aşkın yoksa hiçbir şeyim yok
Like an empty hall, it's a lonely fall
Boş koridorlardaki yalnız bir güz
Since you've gone it's a losing battle
Gittiğinden beri yitirilmiş bir savaştayım
Stampeding cattle, they rattle the walls
Sığırların salladığı duvarların arasındayım
And the sun don't shine anymore
Ve güneş artık hiç parlamıyor
And the rains fall down on my door
Ve yağmur kapımı çalmıyor
Well, I love you so much
Seni çok seviyorum
That it's all I can do
Tüm yapabileceğim bu
Just to keep myself from telling you
That I never felt so alone before
Kendimi daha önce hiç bu kadar yalnız
Hissetmediğimi sana söylememek için