I don't really say this that often
Bunu sık sık söylemiyorum
But there's something that the papers forgot
Ancak kağıtların unuttuğu bir şey var
Every time I read them, I know I feed them
Onları her okudum zaman, onları beslediğimi biliyorum
But I know, they're painting but they can't leave a mark
Ama biliyorum, resim yapıyorlar ama bir iz bırakamıyorlar.
Because my friends don't read the papers
Çünkü arkadaşlarım gazeteleri okumuyorlar
And they don't really care if we're awesome or not
Ve eğer harika olsak da umuruzda değiller.
So every time I read them, I know I feed them
Onları her okudumken, onları beslediğimi biliyorum
But I know, they wanna see me hang on the wall
Ama biliyorum, beni duvarda asılı görmek istiyorlar.
You don't know me
Beni tanımıyorsun
Don't you think that I get lonely?
Sen yalnız olduğumu düşünmüyor musun?
It gets dark inside my head
Kafamın içinde karanlıklaşıyor
Check my pulse and if I'm dead you owe me
Nabzımı kontrol edin ve öldüysem bana borçlusun
If you're lonely
Yalnız isen
Don't you think you're on your own
Kendi başına olduğunu düşünmüyor musun?
When it gets dark inside your head
Kafanın içinde karanlık olduğunda
Check my pulse and if I'm dead you owe me
Nabzımı kontrol edin ve öldüysem bana borçlusun
Say it to my face if you mean it
Anlamış olsaydın suratıma söyle
Say it to my face, but you won't
Yüzüme söyle, ama yapmayacaksın
I know I'm not losing
Kaybetmiyorum biliyorum
But I'm losing my mind
Ama aklımı kaybediyorum
Does anybody know what that's like?
Bunun nasıl bir şey olduğunu bilen var mı?
You don't know me
Beni tanımıyorsun
Don't you think that I get lonely?
Sen yalnız olduğumu düşünmüyor musun?
It gets dark inside my head
Kafamın içinde karanlıklaşıyor
Check my pulse and if I'm dead you owe me
Nabzımı kontrol edin ve öldüysem bana borçlusun
If you're lonely
Yalnız isen
Don't you think you're on your own
Kendi başına olduğunu düşünmüyor musun?
When it gets dark inside your head
Kafanın içinde karanlık olduğunda
Check my pulse and if I'm dead you owe me
Nabzımı kontrol edin ve öldüysem bana borçlusun
If I'm dead, you owe me
Eğer ben öldüysem, bana borçlusun
If I'm dead, you owe me
Eğer ben öldüysem, bana borçlusun
You owe me, you owe me
Bana borçlusun, bana borçlusun
You owe me, you owe me
Bana borçlusun, bana borçlusun
If I'm dead, you owe me
Eğer ben öldüysem, bana borçlusun
If I'm dead, you owe me
Eğer ben öldüysem, bana borçlusun
(If I'm dead, if I'm dead, If I'm dead, you owe me)
(Eğer ben öldüysem, ölürsem, öldüysem bana borçlusun)
You don't know me
Beni tanımıyorsun
Don't you think that I get lonely?
Sen yalnız olduğumu düşünmüyor musun?
It gets dark inside my head
Kafamın içinde karanlıklaşıyor
Check my pulse and if I'm dead you owe me
Nabzımı kontrol edin ve öldüysem bana borçlusun
If you know me
Eğer beni tanıyorsan
Don't you think you're on your own
Kendi başına olduğunu düşünmüyor musun?
When it gets dark inside your head
Kafanın içinde karanlık olduğunda
Check my pulse and if I'm dead you owe me
Nabzımı kontrol edin ve öldüysem bana borçlusun