[Lions In The Street]
Wake up!
Uyan!
You can't remember where it was
Nerede olduğunu hatırlayamıyorsun
Had this dream stopped?
Rüya sona erdi mi?
The snake was pale gold
Yılan soluk altındı
Glazed and shrunken
Cilalı ve küçülmüş
We were afraid to touch it
Dokunmaya korkuyorduk ona
The sheets were hot dead prisons
Çarşaflar sıcak ölü hapishanelerdi
Now, run to the mirror in the bathroom
Şimdi, banyodaki aynaya koş
Look!
Bak!
I can't live thru each slow century of her moving
Onun geçtiği her yavaş yüzyılın içinde yaşayamam
I let my cheek slide down
Yanaklarımın kaymasına izin veriyorum
The cool smooth tile
Soğuk yumuşak fayanstan
Feel the good cold stinging blood
Hissediyorum iyi, soğuk batan kanı
The smooth hissing snakes of rain
Yağmurun yumuşak, tıslayan yılanlarını
[The Little Game]
Way back deep into the brain
Beynin bayağı derinliklerinde
Back where there's never any pain
Asla acının olmadığı yerlerde
And the rain falls gently on the town
Ve yağmur şehrin üstüne yavaşça yağıyor
And in the labyrinth of streams
Ve akıntıların labirentine
Beneath, the quiet unearthly presence of
Altında, sessiz doğaüstü varlığı
Nervous hill dwellers in the gentle hills around
Etraftaki nazik tepelerin gergin sakinlerinin
Reptiles abounding
Sürüngenlerle dolu,
Fossils, caves, cool air heights
Fosiller, mağaralar, soğuk hava tepeleri
Each house repeats a mold
Her ev bir biçimi tekrar ediyor
Windows rolled
Camlar kapatılmış
Beast car locked in against morning
Canavar araba kilitlenmiş sabaha karşı
All now sleeping
Hepsi şimdi uyuyor
Rugs silent, mirrors vacant
Halılar sessiz, aynalar terkedilmiş
Dust blind under the beds of lawful couples
meşru çiftlerin yataklarının altındaki tozlar kör
Wound in sheets
Çarşaflar yaralı
And daughters, smug
Ve kızları, temiz giyimli,
With semen eyes in their nipples
Göğüs uçlarındaki meni gözleriyle.
Wait
Bekle,
There's been a slaughter here
Burada bir katliam yaşandı
(Don't stop to speak or look around
(Konuşmak ya da etrafa bakınmak için durma
Your gloves and fan are on the ground
Eldivenlerin ve yelpazen yerde duruyor
We're getting out of town
Şehirden çıkıyoruz
We're going on the run
Kaçıştayız
And you're the one I want to come
Ve gelmek istediğim kişi sensin)
[Not to Touch The Earth]
Let the carnival bells ring
Karnaval çanları çalsın
Let the serpent sing
Yılan şarkı söylesin
Let everything
Her şey olsun
[Names of The Kingdom]
I am the Lizard King
Ben Kertenkele Kral'ım
I can do anything
Her şeyi yapabilirim
I can make the earth stop in its tracks
Dünyayı yörüngesinde durdurabilirim
I made the blue cars go away
Mavi arabaları gönderebilirim
For seven years I dwelt
7 yıl yaşadım
In the loose palace of exile
Sürgünün gevşek sarayında
Playing strange games
Tuhaf oyunlar oynayarak
With the girls of the island
Adadaki kızlarla
Now I have come again
Şimdi tekrar geldim
To the land of the fair, and the strong, and the wise
Dürüstün, güçlünün, bilgenin adasına
Brothers and sisters of the pale forest
Çıplak ormanın kız ve erkek kardeşleri
O Children of Night
O, Gecenin Çocukları
Who among you will run with the hunt?
Aranızdan hangileri ava koşacak?
Now Night arrives with her purple legion
Şimdi Gece mor kalabalığıyla birlikte geliyor
Retire now to your tents and to your dreams
Çadırlarınıza ve rüyalarınıza çekilin şimdi
Tomorrow we enter the town of my birth
Yarın doğumumun şehrine gireceğiz
I want to be ready.
Hazır olmak istiyorum.