Speeding down memory lane
Hızını azalt anıların sokağında
I find a lot of grudges to be held
Alıkoymak için çok fazla kıskançlık buluyorum
But a few ripe enough, to let go
Ama bir kaçı yeterince bekletilmiş, gitmem için
She hailed like a storm wind
Kız bir fırtına gibi selamladı
I hardly knew what hit me
Bana neyin çarptığını zar zor anladım
My heart was taken hostage
Kalbim esir alındı
And then it's just illusory
Ve sonra sadece hayale daldım
We all know there's no happy ending
Hepimiz mutlu bir sonun olmadığını biliyoruz
Only a varied haul before the bad one
Kötü olan daha önce sadece bir değişimdi
Sometimes you have to lose everything to find yourself
Bazen kendini bulmak için her şeyi kaybetmek zorundasın
May the bridges that i burn
Köprüleri ben yakmış olabilirim,
Light the way on this nameless road
Bu isimsiz yola ışık tutması için
We passed the point of no return
Dönüşü olmayan noktayı geçtik
And watched the worst day unfold
Ve en kötü günün gözler önüne serilişini izledik
How is life treating you?
Hayat seni nasıl iyileştirebilir?
Undeniably better than you ever did
Şüphesiz şimdiye kadar olduğundan daha iyisin
For once I'm just going to call it for what it was;
Ne olduğunu anlamak için bir kez daha onu çağıracağım
A futile dream, stuffed with naivety
Boş bir rüya, saflık ile doldurulmuş
Built on pillars of lies and egoism
Yalanların ve egoların sütunlarını dik
You had your reasons, I had my pride
Senin sebeplerin vardı, benim ise gururum
And with my pride I soldier on
Ve gururla nefer oldum
May the bridges that i burn
Köprüleri ben yakmış olabilirim,
Light the way on this nameless road
Bu isimsiz yola ışık tutması için
We passed the point of no return
Dönüşü olmayan noktayı geçtik
And watched the worst day unfold
Ve en kötü günün gözler önüne serilişini izledik
We are not fooling anyone
Artık ahmak değiliz
We are both going to burn in Hell
İkimizde yanmak için cehenneme gidiyoruz
I will book the furnace next to you
Ateşin yanında bir yer ayıracağım
And we can argue for eternity
Ve sonsuzluğu tartışabileceğiz
Whoever mistreated who the most
Kim en çok mağdur oldu
Since there's a dispute on the matter
Bu konu üzerinde kavga ettiğimizden beri
May the bridges that i burn
Köprüleri ben yakmış olabilirim,
Light the way on this nameless road
Bu isimsiz yola ışık tutması için
We passed the point of no return
Dönüşü olmayan noktayı geçtik
And watched the worst day unfold
Ve en kötü günün gözler önüne serilişini izledik
And i would let you off the hook
Ve bu ateşten kurtulmana izin vermezdim
But it's such a complex hood
Ama bu karmaşık bir başlık
Better be leaving on my road
Yolumun üzerinden çekip gitmen daha iyi olur
Never ask which way i took
Ve asla sorma neler çektiğimi