The Who - Substitute

You think we look pretty good together
Birlikte oldukça iyi göründüğümüzü düşünüyorsunuz
You think my shoes are made of leather
Ayakkabılarımın deriden yapılmış olduğunu düşünüyorsun
But I'm a substitute for another guy
Ama ben başka bir erkeğin yerine geçiyorum
I look pretty tall but my heels are high
Uzun boylu görünüyorum ama topuklularım yüksek
The simple things you see are all complicated
Gördüğün basit şeylerin hepsi karmaşık.
I look pretty young, but I'm just back-dated, yeah
Oldukça genç görünüyorum, ama daha yeni çıktım, evet
Substitute your lies for fact
Yalanlarını gerçeğe dönüştür
I can see right through your plastic mac
Plastik macunu görebiliyorum.
I look all white, but my dad was black
Tamamen beyaz görünüyorum ama babam siyahtı.
My fine-looking suit is really made out of sack
Güzel görünümlü elbisem gerçekten çuvaldan yapılmış
I was born with a plastic spoon in my mouth
Ağzımda plastik bir kaşıkla doğdum
The north side of my town faced east, and the east was facing south
Kasabamın kuzey tarafı doğuya bakıyordu, doğu güneye bakıyordu
And now you dare to look me in the eye
Ve şimdi gözüme bakmaya cesaretin var.
Those crocodile tears are what you cry
O timsah gözyaşları ağladığın şey.
It's a genuine problem, you won't try
Bu gerçek bir problem, denemeyeceksin
To work it out at all you just pass it by, pass it by
Tamamen uğraşmak için sadece geçip gitmek, geçip gitmek
Substitute me for him
Beni onun için değiştir
Substitute my coke for gin
Kokainimi cin için değiştir
Substitute you for my mum
Annem için seni değiştir. At least I'll get my washing done
En azından çamaşırlarımı yıkayacağım
But I'm a substitute for another guy
Ama ben başka bir erkeğin yerine geçiyorum
I look pretty tall but my heels are high
Uzun boylu görünüyorum ama topuklularım yüksek
The simple things you see are all complicated
Gördüğün basit şeylerin hepsi karmaşık.
I look pretty young, but I'm just backdated, yeah
Oldukça genç görünüyorum, ama daha yeni döndüm, evet
I was born with a plastic spoon in my mouth
Ağzımda plastik bir kaşıkla doğdum
The north side of my town faced east, and the east was facing south
Kasabamın kuzey tarafı doğuya bakıyordu, doğu güneye bakıyordu
And now you dare to look me in the eye
Ve şimdi gözüme bakmaya cesaretin var.
Those crocodile tears are what you cry
O timsah gözyaşları ağladığın şey.
It's a genuine problem, you won't try
Bu gerçek bir problem, denemeyeceksin
To work it out at all you just pass it by, pass it by
Tamamen uğraşmak için sadece geçip gitmek, geçip gitmek
Substitute me for him
Beni onun için değiştir
Substitute my coke for gin
Kokainimi cin için değiştir
Substitute you for my mum
Annem için seni değiştir.
At least I'll get my washing done
En azından çamaşırlarımı yıkayacağım
Substitute your lies for fact
Yalanlarını gerçeğe dönüştür
I can see right through your plastic mac
Plastik macunu görebiliyorum.
I look all white, but my dad was black
Tamamen beyaz görünüyorum ama babam siyahtı.
My fine-looking suit is really made out of sack
Güzel görünümlü elbisem gerçekten çuvaldan yapılmış