They say that You created all,
Diyorlar ki hepsini sen yaratmışsın
My voice must sound so small,
Sesim çok küçük olmalı
In between heavens walls,
Cennet kapılarının arasında
But they said You knew my name
Ama diyorlar ki adımı biliyormuşsun
And they say that Your love has no end,
Ve senin sevginin sonu olmadığını söylüyorlar
And that You can heal the past,
Ve tek dokunuşla geçmişi canlandırabileceğini
With just one touch of Your hand,
Sadece tek bir dokunuşunla
Does it matter if I was to blame?
Suçlanmış olsaydım bu fark eder miydi?
I've been trying to erase myself
Ben kendimi silmeye,
By trying to be someone else
Başka biri olmaya çalışıyordum
They say there's no hope for me
Benim için umut olmadığını söylediler
I guess this must be hell
Sanırım bu cehennem olmalı
They make me feel so empty
Beni çok boş hissettirdiler
Their words, they cut like knives
Sözleri, bıçaklar gibi kesti
You tell me to forgive them
Sen bana onları affetmemi söylüyorsun
But I'm not sure I'll survive
Ama dayanabileceğimden emin değilim
I'm not sure if this is a good time
Bunun iyi bir zaman olduğunu sanmıyorum
Or even if You're home
Evinde bile olsa
It's a long, long way from Your throne but...
Bu uzun, senin tahtından çok uzun bir yol ama...
Can You meet me in my room?
Benim odamda buluşabilir miyiz?
A place where I feel safe
Güvende hissettiğim yerde
Don't have to run away
Kaçıp gitmeme gerek yok
And I can just be me
Ben sadece kendim olabilirim
Can You meet me in my room?
Benim odamda buluşabilir miyiz?
A place where I feel strong
Güçlü hissettiğim yerde
A place where I belong
Ait olduğum yerde
And I can call my own
Ve sadece kendim olabildiğim yerde
I wait for You...
Senin için bekleyeceğim
They say You're always there, You never leave
Senin hep orda olduğunu, hiç ayrılmadığını söylüyorlar
Even when we don't believe
Inanmadığımızda bile
And that sounds like love to me
Ve bu bana sevgi gibi geliyor
I know I couldn't do the same
Aynısını yapamayabilirim bunu biliyorum
And they said that You can see my heart
Kalbimi görebildiğini söylüyorlar
Then You already know I'm falling apart
O zamam çoktandır parçalandıgımı biliyorsun
That's why I hide here in the dark
Bu karanlıkta saklanmamın sebebi
So no one has to see my pain
Bu yüzden kimse acımı görmemeli
I've never prayed, so can we just talk?
Daha önce hiç dua etmedim, bu yüzden sadece konuşabilirmiyiz?
Don't wanna put You on the spot.
Seni bir noktaya koymak istemiyorum
But can You bring the keys to my heart
Ama kalbimin anahtarlarını getirebilir misin?
And help me find the way?
Ve yolumu bulmamda yardım edebilir misin?
They make me feel so empty
Beni boş hissettirdiler
Their words, they cut like knives
Sözleri, bıçaklar gibi kesti
You tell me to forgive them
Bana onları affetmemi söylüyorsun
But I'm not sure I'll survive
Ama dayanabiliceğimden emin değilim
I'm not sure if this is a good time
Bunun iyi bir zamam olduğunu sanmıyorum
Or even if You're home
Evinde bile olsa
It's a long, long way from Your throne but...
Bu uzun, senin tahtından çok uzun bir yol ama...
Can You meet me in my room?
Odamda buluşabilirmiyiz?
A place where I feel safe
Güvende hissettiğim yerde
Don't have to run away
Kaçıp gitmeme gerek yok
And I can just be me
Ve sadece kendim olabilirim
Can You meet me in my room?
Odamda buluşabilirmiyiz?
A place where I feel strong
Güçlü hissettiğim yerde
A place where I belong
Ait olduğum yerde
And I can call my own
Ve sadece kendim olabildiğim yerde
Won't You meet me, meet me in my room
Buluşmayacak mısın?, Benim odamda buluşalım
Where there's no one else allowed but You
Senin haricinde kimsenin izinli olmadığı yerde
I've been waiting for so long to meet You
Seninle buluşmak için çok uzun zamandır bekliyordum
I'll be waiting...
Bekliyor olacağım...
Won't You meet me, meet me in my room
Buluşmayacak mısın? Benim odamda buluşalım
And there's no one else allowed but You
Senin haricinde kimsenin izinli olmadığı yerde
I've been waiting for so long to meet You
Seninle buluşmak için çok uzun zamandır bekliyordum
I'll be waiting...
Bekliyor olacağım
In my room...
Benim odamda...
Won't You meet me, won't You meet me in my room
Buluşmayacak mısın? Odamda benimle buluşmayacak mısın?
I'm all alone, and I'll be waiting.
Tamamen yalnızım, ve seni bekliyor olacağım