Our love has changed,
(aşkımız değişti)
It's not the same,
(aynı değil)
And the only way to say it
(ve söylemenin tek yolu)
Is say it
(söylemek)
It's better.
(bu daha iyi)
I can't concede,
(açıklayamam)
This way I feel,
(bu duyguyu)
For all the time we spent together,
(beraber geçirdiğimiz zamanlardaki)
Forever
(her zaman)
Just gets better.
(daha iyi olur)
See what I'm trying to say is
(anlıyor musun ne demeye çalıştığımı)
You make things better
(sen herşeyi daha iyi yaptın)
And no matter what the day is,
(ve günün ne olduğunun önemi yok)
With you here
(burada seninle beraber)
it's better.
(bu daha iyi)
I'll stand by you,
(yanında kalacağım)
If you stand by me.
(eğer sen yanımda kalırsan)
Cos I believe it
(çünkü inanıyorum)
It's better.
(bu daha iyi)
See what I'm trying to say is
(anlıyor musun ne demeye çalıştığımı)
You make things better
(sen herşeyi daha iyi yaptın)
And no matter what the day is,
(ve günün ne olduğunun önemi yok)
With you here
(burada seninle beraber)
it's better.
(bu daha iyi)
Ooooh the more
(daha fazla)
I talk to you
(seninle konuşuyorum)
The more in love with
(daha çok aşık oluyorum)
Every thing you do
(yaptığın herşeyle)
Doo doo doo doo doo doo
See what I'm trying to say is
(anlıyor musun ne demeye çalıştığımı)
You make things better
(sen herşeyi daha iyi yaptın)
And no matter what the day is,
(ve günün ne olduğunun önemi yok)
With you here
(burada seninle beraber)
it's better.
(bu daha iyi)
Our love has changed,
(aşkımız değişti)
It's not the same,
(aynı değil)
And the only way to say it
(ve söylemenin tek yolu)
Is say it
(söylemek)
It's better.
(bu daha iyi)